Bu bulgu, önemli ve biraz da şaşırtıcı olan birkaç tartışmaya neden oldu ve modern toplumsal cinsiyet rolleri algısının, yakın tarihin yorumlarını nasıl etkileyebileceğine dair de ciddi işaretler sundu.
Aşk ve “fiziksel ızdırap” arasındaki bağlantı çok uzun zaman önce kuruldu. Orta Çağ tıbbında, beden ve ruhun iç içe geçtiği, bu sebeple bedenin, ruhun durumunu yansıtabileceği düşünülüyordu.
Güney Afrika'daki bir mağaranın içindeki kayadan özenle kazılmış neredeyse eksiksiz bir insansı iskelet olan Küçük Ayak, güçlü bir evrimsel yükü omuzladı.