Beyinde, hasarı saptayan ve bunu omurilik ve beyne bildiren sinirler olan ağrı reseptörü bulunmaz. Peki, beyin, bir ağrı hissetmiyorsa, baş ağrılarının sebebi nedir?
Şimdi gelin, bir felâket senaryosu hayal edelim ve bir gece aniden küresel çaptaki tüm buzulların erimesine neden olan bir şeyin meydana geldiğini varsayalım. Peki ne olurdu?
Uykuyu açan, duyularımızı harekete geçiren, konsantrasyonumuzu geliştiren kafein; bilişsel performasımızı güçlendirerek, kısa süreli hafızamızı daha güçlü hale getirir ve problem çözme becerilerimizi geliştirebilir.
Yapılan analizler, bilişsel kapasitenin belirlenmesinde, tek başına beyin büyüklüğünden ziyade beyine gerçekleşen kan akış hızının daha iyi bir belirteç olduğunu ortaya koydu.
PLOS Biology’de yayımlanan çalışmada şimdiye kadar sandığımız gibi uyku eksikliğinin obeziteye sebep oluyor olmasının aksine, fazla kiloların kalitesiz uyku veya uyku kaybına yol açabileceği yönünde bulgular elde edildi.
İlaç skalasına bakıldığında, bariz bir biçimde anti-bakteriyel ilaç sayısının antiviral ilaç sayısından fazla olduğu görülür. Peki neden antiviral ilaç sayısı bu kadar az?
Pandemi sırasında, laboratuvar ve bilim yapılan müzelerin de aktivitelerini azalttığı ve durduğu bir dönemde, twitter üzerinden paylaşılan bir fotoğraftan yeni bir tür keşfedildi.
Sonuçları Filtrele
Bağış Yap, Destek Ol!
Projelerimizde bize destek olmak istersen
Patreon üzerinden aylık veya tek seferlik
bağışta bulunabilirsin.