Post Author Avatar
Sevkan Uzel
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör

Sydney Üniversitesi bilimcileri, daha önce hiç rastlanmamış bir olay gözlemlediklerini duyurdu: Normalde canlı doğuran Avustralya kertenkelesi üç yumurta bıraktı ve haftalar sonra, aynı gebelikten bir canlı yavru doğurdu. Tek batında hem yumurtlamanın hem de doğumun ilk kez görüldüğü bu omurgalı üzerine yapılan gözlemin ayrıntıları, yumurta kabuklarının ileri mikroskobik tekniklerle incelenmesini de içeren bir makaleyle Biology Letters dergisinde yayımlandı.

Avustralya'nın doğu yakasına özgü bir tür olan üç parmaklı skink (Lat. Saiphos equalis), ender rastlanan az sayıdaki "iki-modlu üreyen" (İng. bimodally reproductive) türden biridir. İnce ve uzun bedenindeki çok küçük dört uzuvla, uzaktan bakıldığında yavru bir yılana benzeyen bu ilginç türde bazı bireyler yumurtlarken, bazıları da canlı yavru doğurabilir. New South Wales'in kuzey tepelerindekiler normalde canlı doğururken, Sydney yakınlarında yaşayanlar yumurtlar. Fakat şimdiye dek, tek bir batında iki modu da kullanan hiçbir omurgalı canlı gözlemlenmemişti.

Omurgalılarda yumurtlamadan canlı doğurmaya geçişte en az 150 evrimsel geçiş yaşandı. İlk omurgalılar yumurtluyordu ama binlerce yıllık süre zarfında, bazı türlerde, gelişmekte olan embriyo vücut içinde daha uzun süre tutularak, bazı hayvanların canlı doğurmasına yol açtı. İnsanlar genellikle insanların ve diğer memelilerin doğurduğunu düşünür. Ama doğuran çok sayıda sürüngen türü de mevcut.

Tek bir batında hem yumurtlamanın hem de doğurmanın gözlemlendiği sıradışı durumun, gebeliğin anlaşılmasında üç parmaklı skinki ideal bir model yaptığını düşünen araştırmacılara göre, bu, canlı doğurmanın evrimini incelemek için Avustralya'yı en iyi yerlerden biri hâline getiriyor, çünkü evrimi iş başında izleme imkanı sunuyor. Evrimsel biyoloji bağlamına yerleştirirsek, yumurtlama ile doğurma arasında gidip-gelebilmek, hayvanların çevresel koşullara göre şanslarını artırmasına da olanak tanıyabilir.

Farklı yerlerde farklı üreme yöntemleri kullandığı bilinen sadece üç tür sürüngenden biri olan bu tür üzerinde 2010 yılında yapılan ve Journal of Morphology'de yayımlanan bir araştırmada, yumurtlayan skinkler arasında da yumurta taşıma sürelerinde farklılıklar olduğu keşfedilmişti. Yumurtanın taşındığı süre ile yumurta kabuğunun kalınlığı arasında da bir bağlantı fark edilmişti: Uzun süre taşınan yumurtaların kabukları daha inceydi; öyle ki canlı doğuranlarda sadece kalınca bir zardan ibaretti. İnce bir kabuk, annenin embriyoyu daha iyi beslemesini sağlarken, embriyoya daha az kalsiyum ayrılıyordu. Yumurtlayanların rahmi ise embriyo için kullanılacak kalsiyumu salgılıyordu. Bilimciler bunun, eteneli (plasentalı/döleşli) memelilerin ataları olan sürüngenlerde plasenta evriminin erken evrelerini çağrıştırdığını belirtiyor.

Üç parmaklı skink

Canlı doğurmak, NSW'nin kuzey tepeleri gibi soğuk bölgelerde avantaj sağlar. Olumsuz yanı ise fetüsü rahimde tutmanın, anne için fiziksel açıdan daha yorucu olmasıdır. Sıcak bölgelerde yumurtaların iklime bağlı sorunu olmasa da, bu kez de avcılar sorun yaratır.

Canlı doğurmanın, omurgalı hayvanlarda 132 ayrı kez evrildiği biliniyor; bunların 98 tanesi ise sürüngenler grubunda gerçekleşmiş. Yumurtlayan türler ile doğuran türler arasındaki gri bölgeyi temsil ettiği söylenebilecek olan bu küçük kertenkelenin daha iyi incelenmesi sonucunda, türlerin büyük üreme sıçramalarını nasıl yapmış olabileceği hakkında daha iyi bir kavrayış geliştirilebilir.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir