Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Karıncalar; birbirleriyle iletişim için feromon denilen kimyasalları kullanırlar. Bu iletişim biçimi; uzun süre devam eden; "hey buraya !" tarzı bir "bağırma" için oldukça iyi bir adaptasyon biçimi. İşin aslı ise karıncaların bağıramadıkları (bazıları yalnızca ayaklarıyla ses çıkarırlar) düşünüldüğünde, çok uygun bir yöntem.

Koloni içerisinde bir karıncayı bir başkasından ayırt etmek için (örneğin; işçi karınca ile, asker karıncaların ayırt edilmesi gibi), karıncalar dış iskeletleri üzerinden salgılanan hidrokarbon bileşikleri kullanırlar. Ve birkaç gün önce Cell Reports 'da yayımlanan bir araştırma; bu hidrokarbon karışımlarının ne kadar karmaşık olduğunu ve karıncaların bu işte nasıl uzman olduklarını ortaya koydu. Bu karışımlar yalnızca kastlar arasında değişiklik göstermiyor, aynı zamanda kolonilerin kendi arasında da farklılık gösteriyor. Bu da bir karınca toplumunun istilacıları çok hızlı bir biçimde saptamalarına ve öldürmelerine olanak tanıyor. Evet, karıncalar düşmanlarının vücut kokusuna karşı alarm halindeler.

University of California'dan Anandasankar Ray; karıncaların antenlerini ve koku sistemlerini kullanarak kütikül (üst deri) üzerinden yayılan uzun zincir yapısındaki hidrokarbon bileşikleri koklama ve hissetme yönünden benzersiz bir kapasiteye sahip olduklarını söylüyor.

Florida marangoz karıncasının çeşitli kastlarının hepsi aynı türde hidrokarbon salınımı yapıyor, fakat miktarları farklılık gösteriyor. Örneğin kraliçe karınca, bir işçiden farklı seviyelerde bileşiğe sahip. Böylece, belirli bir koloni içerisindeki bireyler birbirlerini tanıyabiliyorlar --bunun yanı sıra da düşmanlarını da infiltre edebiliyorlar--.

Ray bu durumu şöyle açıklıyor:

"Eğer bir başka koloniden gelen bir istilacı iseniz, hatta hidrokarbon profiliniz girdiğiniz kolonin profiline çok yakın olsa da --bazı küçük farklılıklar dışında--, girilen koloninin karıncaları bu küçük farklılığı anında farkedebilecek kapasitedirler ve bir anda saldırgan olurlar, bazen de istilacıyı çok hızlı bir biçimde öldürürler."

Fakat; koloni bir sürü bireyden oluşuyor, dolayısıyla ortamda çok yoğun bir koku söz konusu olacaktır, peki nasıl oluyor da vücut kokusu birbirine karışmıyor? Yani o kalabalıkta bir yabancı nasıl kamufle olamıyor?

Hidrokarbonlar düşük uçuculuğa sahiptir yani kolayca buhara dönüşmezler. Bu yüzden, bir esinti oluşmaz. Karıncalar kokuyu almak için yaklaşmalıdırlar. Araştırmacılar, daha yalnız böceklerin de iletişim için feromon kullandıklarını ve karıncalara göre birbirlerinden daha uzak olan bu böceklerin daha yüksek bir uçuculuğa sahip kimyasallar kullandıklarını düşünüyorlar.

Bu arada karıncalar yakın dörtlü-iletişim sanatında ustalaşmışlardır. Ne derler bilirsiniz: Aynı havayı soluyanlar, beraber kalırlar.




Araştırmanın Makalesi: http://www.cell.com/cell-reports/abstract/S2211-1247(15)00791-3
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir