Post Author Avatar
Baran Bozdağ
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
UC San Diego araştırmacıları, Güneş Sistemi içinde daha önce bilinenden çok daha hızlı hareket etme imkanı veren yeni bir süper 'otoban' keşfetti. Bunu birden fazla şehir merkezini birbirine bağlayan geniş çevre yollarının veya otobanların kesişimleri ve birleşmesinden oluşan otoban ağı gibi düşünebiliriz. Güneş Sistemi dahilindeki gezegenlerin aralarında ve asteroid kuşaklarını da birbirine bağlayarak sürekliliğini sağlayan bu ağın, sistem içindeki kütleçekiminin ve konumlanmaların bir sonucu olarak ortaya çıktığı düşünülüyor ve şimdiye kadar sanılandan çok daha hızlı biçimde, irili ufaklı tüm gök cisimlerinin yolculuk etmesine olanak veriyor.

Yukarıda bahsi geçen tipte rotaların, kuyruklu yıldızların ve asteroidlerin Jüpiter yakınlarından Neptün uzaklıklarına sadece 10 yılda gitmesine olanak verirken, 100 astronomik birim mesafeyi yüzyıldan daha kısa sürede kat etme şansı yaratıyor. Bir astronomik birim ise Dünya ve Güneş arasındaki uzaklığın birim değer olarak ifadesidir. Peki bu keşfedilen yeni rotaların insanlar için nasıl bir uygulamada kullanımı olabilir?

Uzay gemilerini ve keşif araçlarını sistemimizin en uzak köşelerine belki daha önce girip gözlemleyemediğimiz noktalarına  daha hızlı biçimde ulaştırıp, özellikle Dünya'nın yakın çevresinde ve en yakın asteroid kemerinde gezegenimizi ne gibi tehlikelerin beklediğini araştırmamıza çok faydası olacağı düşünülen yeni keşif, geçtiğimiz ayın sonunda Science Advances'ta yayımlandı.

Kütleçekimin etkisi ile yay biçiminde yollar halinde birbirine bağlanan bir dizi güzergâhın dinamik yapısını keşfeden ve inceleyen araştırmacılar, Asterodi kuşağından Uranüs'ün de ötesine kadar ulaşan uzay manifoldunun, Güneş Sistemi'ni karakterize eden yüzbinlerce hatta milyonlarca yıldır süren dinamiklerine karşın son birkaç on yıldır dinamiklerin belirleyicisi olduğunu öne sürüyor. 

Burada en göze çarpan yolakların Jüpiter'in yüksek kütlesi ve bununla ortaya çıkan kütleçekimsel kuvvetlerin neden olduğu yapılar olduğu belirlenirken, Jüpiter-grubu (yakınlarındaki ve yörüngesindeki) kometlerin ve küçük Güneş Sistemi yapıları olan Centaurlar'ın popülasyonunun, bu yapıdaki yol manifoldları tarafından çok hızlı biçimde değişerek kontrol edildiğine işaret edildi. 

Elbette bu cisimlerin bir kısmının Jüpiter ile çarpışması da Güneş Sistemi'nden dışarıya atılması da aynı biçimde mümkün. Güneş Sistemi dahilindeki milyonlarca farklı boydaki cismin yörüngelerine ait sayısal verileri inceleyen araştırmacılar, şu ana kadar bilinen uzay manifolduna nasıl uymakta olduğunu anlamaya çalışıyordu. Şimdi ortaya çıkan yolakların, insanların uzay gemilerini ve keşif araçlarını göndermek için nasıl kullanabileceklerini anlamak, Dünya etrafında bu tip manifoldların nasıl bir etki yaratacağını, bu ağda yolculuk etmekte olan meteor ve asteroidler ile karşılaşma ihtimalimizi tespit etmek için verilerin daha detaylı ve ileri analizlerinin şart olduğu belirtildi.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir