Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Dinozorlar yeni verilere göre, uzun süreli iklim değişimlerden çok da etkilenmemişlerdi, hatta Dünya'ya çarpan asteroid talihsizliğinden önce gelişmeye devam ediyorlardı.
Çok şiddetli volkanik aktiviteler, önce okyanusta olmak üzere yeryüzünde karbondioksit artşı ve göktaşı çarpması etkisinin 66 milyon yıldan biraz daha fazla bir zaman önce dinozorları ani şekilde yok ettiği noktasında bilim dünyasıında bir consensus olduğu bilinmektedir.
Kretase'nin sonunda gerçekleşen bu etkiden biraz daha öncesi ile ilgili bir tartışma ise sürmektedir: Acaba dinozorlar bu yok oluştan önce gelişiyorlar mıydı, yoksa milyonlarca yıllık yavaş iklim değişikliğinin sonuçlarından etkilenerek popülasyon ve türlerinde bir azalma hali hazırda gerçekleşiyor muydu?
Daha önceki araştırmalarda, fosil kayıtlarına ek olarak bir takım matematiksel çıkarımlar ile dinozorların zaten göktaşı çarpması öncesinde azalmakta olduğu, tür sayısı ve popülasyonda düşüş olduğu ortaya atılmıştı.
Şimdi ise, Kuzey Amerika'daki dinozor türlerinin dağılımını ve iklim değişimi ile çevresel değişiklikleri modelleyen Imperial College London, University College London ve University of Bristol araştırmacıları, dinozorların meteor çarpmasından önce azalmakta olmadığını gösterdi.
Imperial'de Department of Earth Science and Engineering doktora öğrencisi olan Alessandro Chiarenza'nun açıklamasına göre; Dünya'ya çarpan ve dinozorların dünyasını ve egemenliğini; memelilere sürüngenlere ve küçük bir dinozor grubunun devamı olan kuşlara bırakan göktaşının çarpmasından önce Kretase'nin sonuna kadar dinozorlar pek de yok oluyormuş gibi görünmüyor.
Araştırmanın genel sonuçlarına göre dinozorların oldukça yüksek adaptasyon yeteneğine sahip, iklimsel dalgalanmalara ve çevresel değişimlere uyum sağlayıp bu değişimlerle mücadele edebildiklerine işaret ediyor. Geç Kretase periyodunun son birkaç milyon yılında gerçekleşen bu değişimler bu uzun süre içerisinde dinozor tür ve popülasyonlarını olumsuz etkilememiş gibi görünüyor.
Nature Communications'da yayımlanan çalışmada fosilizasyon koşullarındaki değişimlerin Kretase'nin bu son dönemecindeki dinozor türündeki sayının küçümsenmesine nasıl sebep olduğunu gösteriyor. Araştırma ekibi bunu daha iyi kavrayabilmek için, incelemelerini, T. rex (Tyrannosaurus rex) ve Triseraptorlar gibi geç Kretase dinozorlarının korunduğu Kuzey Amerika ile sınırlandırdı.
Amerika kıtasının bir iç deniz ile ikiye bölünmüş olduğu o günlerde, bu kıtanın batı yarısında genç Kayalık Dağları (Rocky Mountains) bir sediman (çökelti) tabaka sağlıyor ve ölen dinozorların fosilleşmesi için uygun bir ortam yaratıyordu. Doğu yarısı ise, görece kötü fosilizasyon şartlarına sahipti. Araştırmacılara göre bu durum incelemlerde çok daha büyük oranda batıdan alınan fosil örneklerinin kullanıldığını bildiğimizi göz önüne alınca dinozorların asteroid çarpması öncesi azaldığını sanmamızın temel nedeni olarak görünüyor.
University College London'dan Dr. Philip Mannio'a göre de neredeyse tüm kıtaya yayılmış olan dinozorlara karşın bizim elimizde olan örnekler, kıtanın neredeyse üçte birlik bir parçasından daha küçük bir alandan toplanmış küçük bir grubu kapsıyor.
Yine bu fosil kayıtlarını kullanmak yerine, araştırmacılar 'ekolojik niş modelleme' ile; her dinozor türünün yaşaması için ihtiyaç olan sıcaklık ve yağmur gibi çevresel bir takım koşulların modelini oluşturdu.
Zaman içerisinde bu koşulların kıtanın neresinde ne kadar süre ile oluşmuş olduğunu belirleyen araştırmacılar, bu dinozorların kıtanın neresinde daha kolay hayatta kalmış olabileceğini haritaladı. Kretase'nin sonunda geniş bir dinozor grubunun ihtiyacı olan yaşamsal şartları sağlayan alanların çok daha geniş olduğunu ancak bu alanların çoğunun fosilizasyon için uygun olmadığını ve kötü koruma alanları olduğu tespit edildi.
Çok şiddetli volkanik aktiviteler, önce okyanusta olmak üzere yeryüzünde karbondioksit artşı ve göktaşı çarpması etkisinin 66 milyon yıldan biraz daha fazla bir zaman önce dinozorları ani şekilde yok ettiği noktasında bilim dünyasıında bir consensus olduğu bilinmektedir.
Kretase'nin sonunda gerçekleşen bu etkiden biraz daha öncesi ile ilgili bir tartışma ise sürmektedir: Acaba dinozorlar bu yok oluştan önce gelişiyorlar mıydı, yoksa milyonlarca yıllık yavaş iklim değişikliğinin sonuçlarından etkilenerek popülasyon ve türlerinde bir azalma hali hazırda gerçekleşiyor muydu?
Daha önceki araştırmalarda, fosil kayıtlarına ek olarak bir takım matematiksel çıkarımlar ile dinozorların zaten göktaşı çarpması öncesinde azalmakta olduğu, tür sayısı ve popülasyonda düşüş olduğu ortaya atılmıştı.
Şimdi ise, Kuzey Amerika'daki dinozor türlerinin dağılımını ve iklim değişimi ile çevresel değişiklikleri modelleyen Imperial College London, University College London ve University of Bristol araştırmacıları, dinozorların meteor çarpmasından önce azalmakta olmadığını gösterdi.
Imperial'de Department of Earth Science and Engineering doktora öğrencisi olan Alessandro Chiarenza'nun açıklamasına göre; Dünya'ya çarpan ve dinozorların dünyasını ve egemenliğini; memelilere sürüngenlere ve küçük bir dinozor grubunun devamı olan kuşlara bırakan göktaşının çarpmasından önce Kretase'nin sonuna kadar dinozorlar pek de yok oluyormuş gibi görünmüyor.
Araştırmanın genel sonuçlarına göre dinozorların oldukça yüksek adaptasyon yeteneğine sahip, iklimsel dalgalanmalara ve çevresel değişimlere uyum sağlayıp bu değişimlerle mücadele edebildiklerine işaret ediyor. Geç Kretase periyodunun son birkaç milyon yılında gerçekleşen bu değişimler bu uzun süre içerisinde dinozor tür ve popülasyonlarını olumsuz etkilememiş gibi görünüyor.
Nature Communications'da yayımlanan çalışmada fosilizasyon koşullarındaki değişimlerin Kretase'nin bu son dönemecindeki dinozor türündeki sayının küçümsenmesine nasıl sebep olduğunu gösteriyor. Araştırma ekibi bunu daha iyi kavrayabilmek için, incelemelerini, T. rex (Tyrannosaurus rex) ve Triseraptorlar gibi geç Kretase dinozorlarının korunduğu Kuzey Amerika ile sınırlandırdı.
Amerika kıtasının bir iç deniz ile ikiye bölünmüş olduğu o günlerde, bu kıtanın batı yarısında genç Kayalık Dağları (Rocky Mountains) bir sediman (çökelti) tabaka sağlıyor ve ölen dinozorların fosilleşmesi için uygun bir ortam yaratıyordu. Doğu yarısı ise, görece kötü fosilizasyon şartlarına sahipti. Araştırmacılara göre bu durum incelemlerde çok daha büyük oranda batıdan alınan fosil örneklerinin kullanıldığını bildiğimizi göz önüne alınca dinozorların asteroid çarpması öncesi azaldığını sanmamızın temel nedeni olarak görünüyor.
University College London'dan Dr. Philip Mannio'a göre de neredeyse tüm kıtaya yayılmış olan dinozorlara karşın bizim elimizde olan örnekler, kıtanın neredeyse üçte birlik bir parçasından daha küçük bir alandan toplanmış küçük bir grubu kapsıyor.
Yine bu fosil kayıtlarını kullanmak yerine, araştırmacılar 'ekolojik niş modelleme' ile; her dinozor türünün yaşaması için ihtiyaç olan sıcaklık ve yağmur gibi çevresel bir takım koşulların modelini oluşturdu.
Zaman içerisinde bu koşulların kıtanın neresinde ne kadar süre ile oluşmuş olduğunu belirleyen araştırmacılar, bu dinozorların kıtanın neresinde daha kolay hayatta kalmış olabileceğini haritaladı. Kretase'nin sonunda geniş bir dinozor grubunun ihtiyacı olan yaşamsal şartları sağlayan alanların çok daha geniş olduğunu ancak bu alanların çoğunun fosilizasyon için uygun olmadığını ve kötü koruma alanları olduğu tespit edildi.
Kaynak ve İleri Okuma
- Alfio Alessandro Chiarenza, Philip D. Mannion, Daniel J. Lunt, Alex Farnsworth, Lewis A. Jones, Sarah-Jane Kelland, Peter A. Allison. Ecological niche modelling does not support climatically-driven dinosaur diversity decline before the Cretaceous/Paleogene mass extinction. Nature Communications, 2019; 10 (1) https://www.nature.com/articles/s41467-019-08997-2
- Hayley Dunning, Imperial College London News Website, 6 Mart 2019, Dinosaurs were thriving before asteroid strike that wiped them out https://www.imperial.ac.uk/news/190446/dinosaurs-were-thriving-before-asteroid-strike/
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
15 Ocak 2019
Kuş ve Memeli Kemiklerinin Yapısına Genel Bir Bakış
20 Ağustos 2016
Büyük Ölçüde Korunmuş Bir "T. rex" Fosili Daha Keşfedildi
29 Kasım 2015
Kuş ve Dinozor Yuvaları Arasındaki Kayıp Bağlantı
27 Ağustos 2017
Yeni Keşfedilen Dinozor Türü, Modern Kuşlar Gibi Tünüyordu
19 Mart 2018
Zar Kanatlı Dinozor: Yi qi