Post Author Avatar
Baran Bozdağ
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Zebra balıkları üzerinde gerçekleştirilen yeni bir araştırmada dayanıklılığı daha yüksek olan spermlerden oluşan yavruların daha sağlıklı ve en uzun yaşayan yavrular olduğu gözlemlendi. Araştırmanın sonuçlarının, süregelen, spermin fiziksel özelliklerinin belirleyicilerinin neler olduğu hakkındaki sınırlı bilgimizin aşılması için ve özellikle evrim araştırmaları içinde kendine bir alan yaratarak uygulamada şans yaratacağı düşünülüyor.

Birleşik Krallık'taki University of East Anglia'dan araştırmanın takım lideri olan Simone Immler, araştırmadaki bulgular sayesinde yapay döllenme teknolojilerinde ve tüp bebek merkezlerinde veya sperm seçiminin önemli olduğu diğer süreçlerde bu anlamda daha yaşlı (daha uzun süre hayatta kalabilen) sperm hücrelerinin seçilmesi ile ilerleme kaydedilebileceğini öne sürüyor.

Bugüne kadar genelde en önden giden en hızlı spermin, en kaliteli olacağı savı da tekrar sorgulanacak elbette ve daha başarılı yapay döllenme uygulamalarının geliştirilmesinin önü açılacak.

Peki gerçekte, daha yaşlı veya daha uzun yaşayan sperm derken neyi kastediyoruz? Normal şartlarda, araştırmanın konu mankeni olan zebra balıklarının spermleri suya atıldıktan 25 saniye sonra yüzmeyi bırakıp durağan konuma geçerler. Ancak bazıları daha iyi performans gösterip 1 dakikaya kadar aktif hareketlerine devam edebilir.

Araştırmacılar da bu anlamda uzun (1 dakika) ve kısa yaşayan spermlerin arasında göreli olarak ne gibi farkların olduğunu tespit edebilmek adına zebra balıklarının menilerini iki ayrı gruba ayırdı. Bu gruplardan birincisi yumurta ve su bulunan ortama bırakılırken, diğerine yumurta sudan 25 saniye sonra eklendi. Bu sayede sadece 25 saniyeden daha uzun yaşayabilen spermlerin yumurtayı dölleme şansı bulması sağlanmış oldu.

Deneyin ardından etkili sonuçlar elde edildi. Immler' göre, daha uzun yaşayan spermlerden olan yavrular çok daha fit ve uyumlu canlılar olarak dünyaya geldi. Bu yavrular hem kendi hayatları boyunca daha çok üredi hem de daha uzun yaşadı. Ancak bu etki dişi olan yavrularda, erkek olan yavrulara nazaran daha küçük bir değişimle gözlemlendi.

Bir anlamda daha uzun yaşayan spermler ile dölleme fikri, kalite kontrolü de sayılabilir. Yani 25 saniyede veya daha erken duran spermler bir anlamda kötü mutasyonlar taşıma riski olduğundan elenmiş oluyor.

Sperm oluşturan kök hücreler birbirinden bir derecede farklı olan iki genom barındırıyor. Ancak spermlerin kendisi yalnızca bir kopya genom bulunduruyor.

Bu bilgiler ışığında uzun yıllardır spermlerin fiziksel özelliklerinin spermi üreten erkek bireyin diploid (kromozom çiftlerinin) genetiği ile kontrol edildiği varsayılıyordu. New York University'den biyolog Richard Borowsky'nin açıklamasına göre her bir spermin haploid (tek kromozomlu) genetiğinin bir etkisi yoktu.

Ancak Borowsky ve diğer araştırmacıların ön ayak olduğu son gelişmeler bu varsayımların hatalı olduğunu ve evrim araştırmalarının yanı sıra dölleme tedavilerinde de uygulamalarının hatalı olabileceğini gündeme getirdi.

Kısırlık tedavisinde insanlar içinde oldukça etkili uygulama alanı bulabileceği düşünülen bu gelişme, memeliler üzerindeki uygulamaları ve deneyleri için yeni bir araştırma alanı bile yarattı diyebiliriz. Ancak bu uygulamaların neler olabileceğini şimdiden kestirmek olduça zor.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir