Post Author Avatar
Sevkan Uzel
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör
Itokawa gezegenciğinden (asteroid) Hayabusa uzay aracı tarafından 2010 yılında getirilen örnekler üzerinde yapılan yeni çözümlemeler, gezegenimizin sahip olduğu sıvının önemli bir bölümünün böyle cisimlerden gelmiş olabileceğine işaret ediyor.

Japonya Uzay Ajansı JAXA'nın Hayabusa uçuşu, 7 yıllık uzay yolculuğunun ardından 2010'da Dünya'ya dönmüştü. Hayabusa, uzay macerası sırasında aldığı görüntüler ve topladığı verilerin yanı sıra, asıl hedefi olan Itokawa gezegenciğinden küçük parçalar getirmeyi de başarmıştı. Verebilecekleri bilgi nedeniyle son derece değerli olan bu parçacıklar, dünyanın her yanından araştırmacılar tarafından mercek altına alındı.

Itokawa parçacıklarını inceleyen ekiplerden biri olan Arizona Eyalet Üniversitesi bilimcileri, örneklerde şaşırtıcı ölçüde fazla su bulunduğunu saptadı. Bu bulgu, dünyanın engin okyanuslarının kaynağı konusunda süregiden tartışmaları yeniden alevlendirdi. Acaba yeryüzündeki su, kuyruklu yıldızlar, gezegencikler ya da bir başka gök cisimleriyle mi buraya ulaştı? Dünyanın suyunun kökeninde, dünyaya düşen gök cisimlerinin de payı olabileceği düşüncesi uzun süredir konuşuluyordu. Ancak bilimcilerin elinde böyle bir gök cisminden gelen çok az örnek olduğundan, tartışmalarda ilerleme sağlanamıyordu.

Ekipten Ziliang Jin ve Maitrayee Bose, Hayabusa'nın getirdiği örneklerden sadece beş küçük kırıntı aldı; taneciklerin her birinin genişliği insan saçınınkinin yarısı kadardı. Bu beş parçacıktan ikisi, piroksin (İng. pyroxene) minerali içeriyordu ki bu mineral dünyada çoğunlukla su içerir. O nedenle ikili bir kütle izgeölçeri kullanarak, Itokawa'nın piroksininde ne kadar su olduğuna baktı. Elde ettikleri bulgular onları şaşırttı. Itokawa'nın tanecikleri su bakımından zengin olmakla kalmayıp, suyun kimyası da dünya üzerindeki suyunkine iyi uyuyordu. Ekip bu bulguları 1 Mayıs 2019 tarihinden Science Advances dergisinde yayımladı.

Itokawa'dan gelen örneklerden bir parça. Telif: ESA


Her su aynı değildir. Suların çoğu bir oksijen atomu ile iki hidrojen atomu içerir: H2O. Ama bazı sularda normal hidrojen yerine döteryum atomu, yani fazladan bir nötron taşıyan daha ağır bir hidrojen atomu bulunur. Dünyadaki okyanuslarda bulunan suyun hidrojenli ve döteryumlu olanları arasındaki orana uyan oranda normal ve ağır su taşıyan bir örneğe rastlamak bu açıdan önemlidir ve böyle bir ölçüm yapmak için fiziksel örneklere gerek duyulur.

Itokawa, var olan gezegenciklerden sadece biri ama Dünya yörüngesinin üçte biri ile üç katı arasında yörüngede dolaşan uzay kayaları topluluğuna ait; yani bunlar yerel cisimler. Dünya'ya uzun süre önce çarpmış olabilecek olan Itokawa gibi daha pek çok gezegencik var. Ama elbette Hayabusa'nın 2005'te Itokawa'nın yüzeyinden aldığı örnekler, Dünya'nın suyunu edindiği zamanlardan bu yana çok olay geçirmiştir. O yüzden Jin ile Bose'un saatleri geriye döndürmesi ve Itokawa'nın güneş sisteminin erken dönemlerinden bu yana başında geçmiş olabilecekleri hesaba katması gerekiyordu.

Araştırmacılar Itokawa'dan gelen örneklerde su buldu.


Sonuç olarak, Itokawa ve onun gibi kayaların, Dünya'nın sularının yarısından sorumlu olabileceği kanısına vardılar. Ayrıca güneş sisteminin Dünya ile aynı bölgesinden geldikleri için araştırmacılar gezegenimizin de kendi oluşumu sırasında şu anki suyun yarısı kadarını çevresindeki maddelerden edinmiş olabileceğini belirtiyor.

Hayabusa'nın ardılı olan Hayabusa2 uzay aracı, şu anda başka bir gezegencik olan Ryugu'nun çevresinde dolanıyor. NASA'nın OSIRIS-REx uçuşu ise Bennu gezegenciğini hedefliyor. Bu araçların eve dönerken getirecekleri örnekler üzerinde yapılacak araştırmalar, konuya daha fazla ışık tutabilir.



Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir