Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Tür:  Trigona hyalinata, iğnesiz arı
Habitat: Brezilya, Bolivia ve Paraguay tropiği boyunca.
Yuvası saldırı altında olan iğnesiz bir arısın.  Düşmanını alt etmek için ne yapabilirsin?
Isır ve asla teslim olma !
Canını feda etmeye hazır, 5 dişli ve asla teslim olmayan bir arı... Trigona hyalinata' ya merhaba de !
İğnesi olmamasına karşın oldukça fazla sayıda savunma mekanizmasına sahip olan bu kızgın ve fedakar arı düşmanına asla teslim olmuyor.

İğnesiz arılar; kovanına karşı tehditte bulunan hayvanları soktuğunda hayatını feda etmesiyle bilinen bal arılarıyla yakın akrabadırlar. Bir bal arısı iğnesini kullandığında, organını vücudundan ayırır ve bu durum arının ölümüne sebep olur. Oysa iğnesiz arılar bu kahramanca davranışın daha fazlasına sahiptirler. Karınca yiyenlerden tutun da diğer büyük arılara kadar birçok hayvanın saldırısına maruz kalırlar ancak acı çekmelerine rağmen ısrarla saldırmaya devam ederler.

Brighton'daki Sussex Üniversitesi'nden Kyle Shackleton: "Arıların en agresif oldukları an kolonilerini korudukları andır. Bütün koloninin yiyecek stoğunun bulunduğu, kraliçenin ve sıradan bir arının bütün akrabalarının birarada olduğu bir yuvayı inşa etmek aylar alır. Ve eğer koloni düşerse, her şeylerini kaybederler" diyor.
Savunma davranışları; yüksek oranda genetik akrabalıklara sahip, yuvanın ve koloninin iyiliği için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır bütün böceklerde bilinen ortak bir davranıştır.

Korkutucu Çene Yapısı


Sussex Üniversitesi'nden Shackleton'un çalışma arkadaşı Ratnieks, 2012 yılında iğnesiz arılarla yaşadığı acı bir karşılaşmanın kendisine iğnesiz arıların saldırganlıkları üzerine bir araştırma yapma konusunda ilham verdiğini söylüyor.

Trigona hyalinata yuvası


"Trigona arıları acı verici ısırıklara sahiptirler ve fazlasıyla da direngendirler. Bir işçi arının beni istediği kadar ısırmasına izin verdim" diyen Ratnieks; arının 30 dakika boyunca direndiğini, sürekli ısırmaya devam ettiğini ve kolunda büyük bir kırmızı leke bıraktığını ifade etti.

Ratnieks ve çalışma arkadaşları Brezilya'da yaşayan 12 iğnesiz arı türü üzerinde bu davranışı incelemeye karar verdiler. Araştırmacılar arıları tahrik etmek için koloninin girişinde küçük bayraklar salladılar ve her arının bayrağa ne kadar süre boyunca saldırdığını ölçtüler. Her türün verdiği acının derecesini ölçmek için ise; araştırmacılar arılara kollarını uzattılar ve ısırıkları; "deriye geçiremedi" derecesiyle başlayan ve " büyük bir acı veren, sürekli olursa da deride ciddi hasar oluşturacak" derecesine varan 1'den 5'e kadar bir sıralama yaptılar.

Ölçümler sonrasında en saldırgan türün, ısırığı en fazla acı veren tür olduğunu anladılar.
3 Trigona türü içerisinde bayrağa bir saati aşkın bir süre boyunca saldırmaya devam eden arının olduğu türü en kötüsü olarak seçtiler. Bu türün bireylerinin hepsi acı sıralamasında 5 derecesine sahip arılardı.
Daha yakından bir inceleme sonucunda, bu türün çenesinde 5 dişin bulunduğunu ve yuvadaki onbinlerce arıyla birlikte bu durumun güçlü bir caydırıcı silah haline geldiği anlaşıldı.
Ratnieks: "Bal arıları tarafından 10.000 defa sokuldum, bu yüzden artık fazla bir acı çekmiyorum ancak bir Trigona'nın ısırığının çok daha az acı verici olmasına karşın onlarcası sizi ısırmaya başlarsa geri adım atmak zorunda kalırsınız" dedi.

Canını Feda Etme Eğilimi


Arıların ne kadar süre sonra ısırmaktan vazgeçeceklerini görebilmek için araştırma ekibi; arılara ısırmayı bırakıp hayatta kalmalarına ya da ısırmaya devam edip ölmelerine sebep olacak seçeneklerinin sunulduğu bir test geliştirdiler.
Araştırmacılar ilk önce arıya zarar vermeden onu bir boya fırçasıyla işaretlediler. Daha sonra arının kanatlarını bir maşa yardımıyla gerdiler. Son olarak da maşalarla arının kanatlarını eğer ısırığı bırakmazsa koparacak kadar çekmeye başladılar.
Shackleton: " Arıların kanatlarının çekilmesi, kanadın büyük bir bölümünde müthiş bir acıya sebep olur ya da kanat bağlantı noktasından kopar ve bu durum da arının artık uçamayacağı anlamına gelir. Bu aşamada, arı artık yuvaya geri dönemez ya da görevlerini yerine getiremez olur ve işlevsel olarak kendisini intihar eder" diyor.

Birçok tür içerisinde ölümü göze alan bireyler olur ancak bunun en yüksek oranı, ölümcül yaralanmayla sonuçlansa dahi ısırmaktan asla vazgeçmeyen super-saldırgan bir tür olan Trigona hyalinata' da görülür; 100 bireyin 83'ü.
Isırma davranışı; arılarda mevcut düşmanlarına karşı bir savunma mekanizması olarak evrimleşmiş olabilir. "Sokmak, düşmana büyük bir acı verir fakat zehir; metabolik olarak üretilmesi zor bir bileşendir" diyor Shackleton ve ekliyor: "Arılar için ısırmak düşmana karşı etkili bir savunmadır ancak kabul etmeliyiz ki; tek bir arının ısırığı düşmanı yenemeyecektir, oysa yüzlercesinin biraraya gelerek savaşması düşmanı öldürecektir."

Öte yandan Shackleton; kendi tecrübelerine dayanarak ısırmanın davetsiz bir misafir için güçlü bir caydırıcı olduğunu iddia ediyor.
Araştırma ekibi arıların güçlü bir direniş, yüksek derecede fedakarlık ve cürete sahip olduklarını söylüyorlar.
Aşağıdaki videoda Trigona hyalinata'nın diğer arılarla mücadelesini izleyebilirsiniz.





Makaleni orijinal hali için: Behavioural Ecology and Sociobiology, DOI: 10.1007/s00265-014-1840-6




Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu “Kullanım İzinleri”ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir