Post Author Avatar
Dilara Gostolüpçe
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen

Çoğumuz Avrupa’yı beyaz tenin evrimsel olarak ortaya çıktığı yer olarak biliyoruz. Ancak yeni bir çalışma soluk tenin boy uzunluğu, erişkin hâlde süt sindirebilme gibi diğer özelliklerle birlikte Avrupa kıtasında görece yakın bir zamanda ortaya çıktığını gösteriyor. Bu çalışma, Amerikan Fiziksel Antropologlar Derneği’nin 84. toplantısında sunuldu ve Avrupa’da yakın zamanda gerçekleşen evrime dair inanılmaz kanıtlar sunarken çoğu modern Avrupalının 8000 yıl önce bu kıtada yaşayan Avrupalılar gibi görünmediğini öne sürüyor.

Avrupalıların kökeni, araştırmacıların antik toplumların genomlarını sekanslamasıyla birlikte geçtiğimiz yıl odak noktası hâline geldi. Avrupa genelinde arkeolojik kazı alanlarında bulunan 83 bireyin genomundaki belirli DNA bölümlerini karşılaştırarak uluslararası bir araştırma ekibi bu senenin başında bugünkü Avrupalıların, geçtiğimiz 8000 yıl içinde, en azından üç antik avcı, toplayıcı ve çiftçi topluluklarının karışımı olduğunu raporladı.

Araştırma, Karadeniz’in kuzeyindeki steplerden gelen ve hayvancılıkla uğraşan Yamnaya kültürünün yaklaşık 4500 yıl önce Avrupa’ya kitle hâlinde göç ederek Hint-Avrupa dillerini buraya getirdiğini ortaya çıkardı.

Şimdiyse, aynı ekibin yaptığı yeni bir çalışma bu hayret verici bilgiyi daha da derinleştirerek güçlü bir doğal seçilime maruz kalan genleri arıyor ki bu genler arasında tercih edildikleri için son 8000 yıl içinde hızlı bir şekilde bütün Avrupa’ya yayılan özellikler de var.

Antik Avrupalı genleriyle 1000 Genom Projesi’nden güncel genleri karşılaştırarak, toplum genetikçisi Iain Mathieson ile Harvard Üniversitesi Toplum Laboratuvarı’nda doktora sonrası araştırmalarını sürdüren genetikçi David Reich, güçlü bir doğal seçilime uğrayan, beslenme değişiklikleri ve deri pigmentasyonunda gerçekleşen değişimlerle ilişkili beş gen buldu.

avrupalilarin-beyaz-ten-rengine-evrimlesmesi-nasil-gerceklesti-bilimfilicom-yamna
Caption


Öncelikle, bilim insanları 8000 yıl önce Avrupa’da yaşayan avcı-toplayıcıların sütteki şekeri sindiremediğini bildiren bir raporu doğruluğunu onayladılar. Ayrıca ilginç bir dönme noktasını not ettiler: İlk çiftçiler ayrıca sütü de sindiremiyorlardı. Yakın Doğu’dan yaklaşık 7800 yıl önce gelen çiftçiler ve steplerden 4800 yıl önce gelen Yamnayalar erişkinlerin sütteki şekeri sindirmesini sağlayan LCT genine sahip değillerdi. Laktoz toleransının Avrupa’ya yayılması yaklaşık 4300 yıl önce gerçekleşti.

Deri rengiyle ilgili olarak da araştırmacılar farklı yerlerde bir evrim yaması ve açık renk ten rengini oluşturan ve Avrupalıların ten renginin son 8000 yılda nasıl daha açık bir renge evrimleştiğinin karmaşık hikâyesini anlatan üç ayrı gen buldu. Başlangıçta Avrupa’ya yerleşmek için Afrika’dan yaklaşık 40.000 yıl önce gelen modern insanların daha koyu bir ten rengi olduğu tahmin ediliyor ki bu ten rengi güneşli enlemler için avantajlıydı. Yeni bir veri yaklaşık 8500 yıl önce İspanya, Lüksemburg ve Macaristan’daki erken avcı-toplayıcı grupların da koyu renkli bir tene sahip olduğunu onaylıyor. Bu insanlarda, depigmentasyona dolayısıyla da bugünkü Avrupalıların sahip olduğu soluk benize sebep olan SLC24A5 ve SLC45A2 genlerinin farklı versiyonları yoktu.

Ancak daha kuzeyde —düşük ışık seviyelerinin soluk ten rengini kayırdığı yerde— ekip daha farklı bir resimle karşılaştı: 7700 yıllık İsveç’in güneyindeki Motala arkeolojik bölgesinden yedi insan iki açık renkli ten gen çeşidine de sahipti: SLC24A5 ve SLC45A2. Bu insanlarda ayrıca üçüncü bir gen de vardı, HERC2/OCA2, ve bu gen mavi göz rengine ve ayrıca açık ten rengi ile sarı saçlara sebep oluyordu. Dolayısıyla, kuzeydeki antik avcı-toplayıcılar zaten soluk benizli ve mavi gözlüydü, ancak orta ve güney Avrupa’daki insanların daha koyu renkli teni vardı. Daha sonra, Yakın Doğu’dan ilk çiftçiler Avrupa’ya vardı; açık renkli ten için iki geni de taşıyorlardı. Yöredeki avcı-toplayıcılarla karıştıkça açık ten rengi genlerinden biri Avrupa’ya yayıldı ve bu şekilde orta ve güney Avrupa’daki insanların ten rengi de açılmaya başladı.

Diğer gen çeşidi, SLC45A2, yaklaşık 5800 yıl öncesine kadar hâlâ düşük seviyelerde açıklanıyordu. Ekip ayrıca boy uzunluğu gibi karmaşık özellikleri de takip etti, bunun gibi özellikler birden çok genin etkileşimiyle ortaya çıkıyor. Kuzey ve orta Avrupa’da uzunluk için güçlü bir şekilde kayırılan birkaç gen çeşidinin seçilimi 8000 yıl önce başladı ve 4800 yıl önce gerçekleşen Yamnaya göçüyle hız kazandı.
Yamnayalar uzun olmak için diğer topluluklar arasından en büyük genetik potansiyele sahipler ki bu durum iskeletlerinin boy ölçümleriyle de tutarlı. Bunun aksine, bioRxiy’de yayımlanan bir makaleye göre, İtalya ve İspanya’da evrim 8000 yıl öncesinde daha kısa boylu insanları seçmeye başladı. Özellikle İspanyollar, 6000 yıl önce muhtemelen düşük sıcaklıklar ve zayıf beslenme yüzünden kısalmaya başladı. Şaşırtıcı bir şekilde araştırmacılar yoğun seçilim altında hiç bağışıklık geni bulamadı ki bu durum tarımın gelişmesiyle hastalıkların artacağını öne süren hipotezin tersini gösteriyor.

Makale, bu genlerin neden böylesine güçlü bir seçilime uğradığını belirtmiyor. Ancak pigmentasyon genlerine dair muhtemel bir açıklama Pensilvanya Devlet Üniversitesi’nden Nina Jablonski’ye göre, D vitamini sentezinin artırılması olabilir. Yüksek enlemlerde yaşayan insanlar genellikle D vitamini sentezi için yeterli UV ışını alamıyor, dolayısıyla evrim bu soruna iki genetik çözüm üretmiş olabilir: soluk renkli bir ten geliştirerek daha çok UV ışını emilimi sağlamak ve sütte doğal olarak bulunan şeker ve D vitaminini sindirmeyi sağlayan laktoz toleransı.
Jablonski göre,  Avrupa’da oluşan pigmentsiz derinin ortaya çıkışı için basit bir resimdi, topluluklar daha kuzey enlemlere yayıldıkça heyecan verici bir seçilim ortaya çıkıyor,. Bu eğlenceli bir veri, çünkü ne kadar yakın zamanda evrimin gerçekleşmiş olduğunu gösteriyor.

Yine Pensilvanya Devlet Üniversitesi’nden, antropolojik genetikçi George Perry çalışmanın bireyin genetik potansiyelinin beslenme şekli ve yaşadığı alana uyum sağlamasıyla şekillendiğini ortaya çıkardığını kaydediyor ve “Doğal seçilimin nasıl işlediğine dair daha detaylı bir resim elde ediyoruz” diye ekliyor.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir