Post Author Avatar
Onur Demir
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen/Yazar
Vlada Stamenkovic liderliğindeki NASA JPL bilimcileri tarafından yapılan bir çalışmada, Mars yüzeyi yakınlarındaki tuzlu suyun, oksijen soluyan mikropların, hatta süngerler gibi daha karmaşık organizmaların yaşamasına yetecek ölçüde çözünmüş O2 içerebileceği sonucuna ulaşıldı. Araştırmanın ayrıntılarının paylaşıldığı makale Nature Geoscience dergisinde yayımlandı.

Mars büyüleyici bir gezegen. Keşfinden bu yana bilimcilerin dikkatini böylesine çekebilmiş olmasına şaşmamalı. Modern dünyamızda teknolojinin de yardımıyla, Kızıl Gezegen’e her zaman olduğumuzdan çok daha yakınız, hatta teknolojimiz vasıtasıyla adeta gezegeni “hissedebiliyoruz”. Hâl böyle olunca, gerek robotlar gerek laboratuvarda yapılan sayısal hesaplamalar sonucu, gezegenin yapısı, olanakları, bizim yapabileceklerimiz hakkında neredeyse her gün yeni bir gelişmeyle karşılaşabiliyoruz.

Mars'ın yaşama elverişliliğine konusunda yapılan yeni NASA JPL araştırmasına göre, Mars yüzeyi yakınlarındaki olası çözünmüş oksijen miktarına bakılırsa, Mars’ın bazı bölgelerinde sünger gibi çok-hücreli bir canlıya bile yetebilecek oranda oksijen bolluğu olabilir.

Çözünmüş Oksijen


Gazlar da bazı katılar (şeker, tuz vb.) gibi belli bir sıcaklık ve basınç altında sıvılar içerisinde belli bir miktara kadar çözünebilir. Oksijen, daha soğuk suda daha fazla çözünebilen bir gaz. Bu durum, gezegenimizdeki yaşamın da başlayıp gelişebilmesinde büyük rol oynadı.

Soğuk iklimine ve düşük atmosfer basıncına karşın, Mars’ta suyun sıvı halde bulunabilmesi, yüzeyin biraz altında mümkün. Yüzey toprağında daha önceden keşfedilen magnezyum ve kalsiyum perklorat tuzları bakımından zengin yeraltı suları, -123 santigrat dereceye kadar sıvı halini koruyabiliyor. Bu durum, atmosferde ve litosferde Dünya’ya nazaran çok daha az bulunan Mars oksijeninin, suya daha büyük miktarlarda karışıp çözünebilmesine olanak sağlıyor. Oksijen üretecek bitkileri olmayan Mars'ın var olan az miktardaki oksijeni, güneşten gelen ışınımın atmosferdeki karbondioksit ile etkileşimi sonucunda oluşuyor.

Havacıl (oksijen kullanarak yaşayan) canlılar, hayatlarını sürdürebilmek için yüksek oranda oksijene ihtiyaç duyuyor; ancak bu oran, son zamanlarda yapılan deneyler, gözlemler ve hesaplamalar sonucunda oldukça düştü. Yapılan bu son çalışma da Mars’ın yeraltı okyanuslarında çözünmüş halde bulunan oksijen oranının, mikroskobik yaşam ve deniz süngeri gibi basit canlılar için yeterli seviyede olduğunu gösteriyor.

Arazi Eğimi ve Yaşama Etkisi


Çalışmayı yapan bilimciler, öncelikle bilgisayar modellemesi kullanarak, Mars'ta var olan tuzlu suyun, yüzey yakınlarında sıvı hâlinin durağan olabileceğini gösteriyor. Bu sıvı tuzlu suların var olabileceğine ikna olduktan sonra, bir sonraki adımları, bunların atmosferden ne kadar çözünmüş oksijen soğurabileceğini belirlemek oluyor. Bunun için Mars yüzeyindeki hava basıncı ve sıcaklığın yanı sıra sıvı tuzlu suların kimyasını da hesaba katmak gerekiyor. Sıcaklık düşük ve hava basıncı yüksek olduğunda, sıvı tuzlu sular daha fazla oksijen emiyor. Sonuç olarak, hesaplamalar Mars'ın yeterince çözünmüş oksijen içeren sıvı ortamlara sahip olabileceğini gösteriyor.


Ekip ayrıca yüzey yakınındaki sulardaki hayat ihtimalinin yanı sıra, bu olasılığın Mars mevsimlerine göre ne oranda değişkenlik gösterebileceğini de hesapladı. Gezegenin eğimi nedeniyle yılın farklı aylarında sıcaklık ve basınç gibi değerler belli bir bölge için büyük sayılabilecek farklılıklar gösterebiliyor. Ayrıca yüzeyin eğimi de etkili faktörler arasında. Yüksek eğimli araziler, genel olarak düşük eğimli arazilerden daha yüksek bir yüzey sıcaklığına sahip oluyor. Buna karşılık, düşük eğimli arazilerde zaman zaman, atmosfer basıncının düşüşüne sebep olabilen atmosferik çöküntüler görülebiliyor; örneğin kutup bölgelerinde, karbondioksit gibi gazlar, soğuğun da etkisiyle yüzeyin üzerine çökerek bir çeşit kalın bir buzul örtü oluşturabiliyor.Her iki durum da oksijen çözünebilirliğini önemli ölçüde etkileyebiliyor ancak en iyi ve en kötü ihtimalde de, yeraltı sularında bulunan oksijen miktarı, en azından mikroskobik ve fazla kompleks olmayan çok-hücreli yaşama elverişli seviyede kalabiliyor.




Ekip lideri Stamenkovic, çalışmayı bilgisayar modellemesi yoluyla gerçekleştirdiklerini ve Mars yüzeyinde gerçekten durağan sıvı hâldeki tuzlu suların var olduğunun kanıtlanmış olmadığını belirtiyor. Şu anda tek bildiklerinin, kuramsal olarak Mars'ta sıvı durumda kalan tuzlu suların olabileceği ve bu tuzlu suların kuramsal olarak biyolojik açıdan işe yarar ölçüde çözünmüş oksijen içerebileceği olduğunun altını çiziyor.

Çalışma, Curiosity gibi Mars gezgini robotların farklı yüzeysel yapılarda bulduğu yüksek oksidize olmuş katmanları açıklayabilir. Buna ek olarak, Mars dışında diğer gezegenlerde de fotosenteze bağımlı olmayan bir yaşam biçimi ihtimalini de destekliyor. Gelecekte Güneş Sistemi’ndeki diğer gezegenler için de benzer bir çalışmanın yapılması da bu çalışmanın etkisiyle daha muhtemel.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir