Kuantum Şarkılar Bestelenmeyi Bekliyor
Avusturya'da bulunan Viyana Teknoloji Üniversitesi'nden kuramsal fizikçi Karl Svozil ve arkadaşı Volkmar Putz, kuantum kuramının ilginç özelliklerinden yararlanarak nasıl müzik ...
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör
Avusturya'da bulunan Viyana Teknoloji Üniversitesi'nden kuramsal fizikçi Karl Svozil ve arkadaşı Volkmar Putz, kuantum kuramının ilginç özelliklerinden yararlanarak nasıl müzik yapılabileceğini konu alan çalışmalarını yayımladı. Ortaya çıkan sanat, müziğin kuantum eşdeğeri olup kuantum dünyasındaki tuhaf özelliklerin çoğunu barındırıyor.
Svozil ve Putz çalışmalarına bir notayı veya notaların oktavını kuantum formunda nasıl temsil edebileceklerini tartışarak ve kuantum müzik için matematiksel araçlar geliştirerek başlıyor. Bir kuantum oktavda bulunan yedi notayı, olasılıkları toplamı 1 olan bağımsız olaylar olarak düşünüyorlar. Bu senaryoda, kuantum müzik "7-boyutlu Hilbert uzayı" adı verilen bir matematiksel yapı ile temsil edilebiliyor. Böylece saf bir kuantum müziksel durum, her biri belli olasılığa sahip yedi notanın lineer kombinasyonu oluyor. Durumun zaman içindeki evrimi de bir kuantum melodi veriyor.
Böyle bir melodiyi dinleyen kitle çok değişik bir deneyim yaşayacaktır. Klasik dünyada, dinleyici kitlesindeki her insan aynı nota dizisini duyar. Ama bir kuantum müziksel durum gözlemlendiğinde, durumu betimleyen dalga fonksiyonu, onu oluşturan notalardan herhangi birine çökerek, sadece bir olasılığı gerçek yapar. Ortaya çıkan nota bütünüyle rastgeledir ama ortaya çıkma olasılığı durumun net lineer oluşumuna bağlıdır. Bu süreç her gözlemci için rastgele olduğundan, ortaya çıkan nota herkes için aynı olmayacaktır. Araştırmacılar buna "kuantum paralel müzik icrası" adını veriyor.
Makalede örnek olarak iki nota kullanılarak yaratılan bir kuantum bestenin özellikleri tanımlanıyor: C ve G. Bir dinleyicinin bir notayı C olarak algılama olasılığı %64 iken, G olarak algılama olasılığının %36 olacağı bir durum ele alınıyor. İki notalı bu kuantum melodinin dört olası çıktı verebileceğini görüyoruz: C ve ardından G, G ve ardından C, C ve ardından C, G ve ardından G. Dinleyicinin performans boyunca bunları deneyimleme olasılıkları hesaplanıyor. Böyece, tek bir kuantum bestenin, dinleme sırasında kendini çok farklı biçimlerde gösterebileceği ortaya çıkıyor. Dünyada yapılan ilk kuantum melodi tanımı elde edilmiş oluyor.
Araştırmacılar, en enteresan kuantum görüngülerinden biri olan dolaşıklığı da müzik bağlamında ele almışlar. Dolaşıklık birbirinden çok uzakta bulunan kuantum nesneler arasında kurulu olabilen derin bir bağ. Öyle ki, isterse evrenin iki ayrı ucunda olsunlar, birine yapılan ölçüm anında diğerini etkiliyor. Bunun kuantum müzik dünyasında neye yol açacağı henüz tam kestirilemiyor. Ama evrenin bir noktasındaki bir dinleyici kitlesi tarafından dinlenen müziğin, evrenin öte ucunda dinlenen kuantum melodiyi etkileyebileceğini akla getiriyor.
Svozil ile Putz, kuantum müzik için bir notasyon geliştirmeyi denemişler. Bu da müzikal kompozisyonu yeni bir soyutlama düzeyine çıkarıyor. Bunun John Cage gibi müzisyenlerin plansız müzik tarzından daha farklı bir boyutta plansız müzik olasılığı yarattığını belirtiyorlar.
Bununla birlikta açıkça belli bir sorun var. Kimse nasıl kuantum müzik yaratılabileceğini ve bir insanın bunu nasıl deneyimleyebileceğini bilmiyor. Çalışma bütünüyle kuramsal. Elbette bu durum kimseyi bir kuantum bestesi yapmaktan alıkoymamalı. Belki kuantum müzik olarak dinlemek şimdilik mümkün olmaz ama etkisi simüle edilebilir olduğundan, bilgisayar yardımıyla kuantum müzik simülasyonu dinlenebilir.
Kaynak: MIT Technology Review, "First Quantum Music Composition Unveiled"
< https://www.technologyreview.com/s/536781/first-quantum-music-composition-unveiled/ >
İlgili Makale: arxiv.org/abs/1503.09045
Svozil ve Putz çalışmalarına bir notayı veya notaların oktavını kuantum formunda nasıl temsil edebileceklerini tartışarak ve kuantum müzik için matematiksel araçlar geliştirerek başlıyor. Bir kuantum oktavda bulunan yedi notayı, olasılıkları toplamı 1 olan bağımsız olaylar olarak düşünüyorlar. Bu senaryoda, kuantum müzik "7-boyutlu Hilbert uzayı" adı verilen bir matematiksel yapı ile temsil edilebiliyor. Böylece saf bir kuantum müziksel durum, her biri belli olasılığa sahip yedi notanın lineer kombinasyonu oluyor. Durumun zaman içindeki evrimi de bir kuantum melodi veriyor.
Böyle bir melodiyi dinleyen kitle çok değişik bir deneyim yaşayacaktır. Klasik dünyada, dinleyici kitlesindeki her insan aynı nota dizisini duyar. Ama bir kuantum müziksel durum gözlemlendiğinde, durumu betimleyen dalga fonksiyonu, onu oluşturan notalardan herhangi birine çökerek, sadece bir olasılığı gerçek yapar. Ortaya çıkan nota bütünüyle rastgeledir ama ortaya çıkma olasılığı durumun net lineer oluşumuna bağlıdır. Bu süreç her gözlemci için rastgele olduğundan, ortaya çıkan nota herkes için aynı olmayacaktır. Araştırmacılar buna "kuantum paralel müzik icrası" adını veriyor.
Makalede örnek olarak iki nota kullanılarak yaratılan bir kuantum bestenin özellikleri tanımlanıyor: C ve G. Bir dinleyicinin bir notayı C olarak algılama olasılığı %64 iken, G olarak algılama olasılığının %36 olacağı bir durum ele alınıyor. İki notalı bu kuantum melodinin dört olası çıktı verebileceğini görüyoruz: C ve ardından G, G ve ardından C, C ve ardından C, G ve ardından G. Dinleyicinin performans boyunca bunları deneyimleme olasılıkları hesaplanıyor. Böyece, tek bir kuantum bestenin, dinleme sırasında kendini çok farklı biçimlerde gösterebileceği ortaya çıkıyor. Dünyada yapılan ilk kuantum melodi tanımı elde edilmiş oluyor.
Araştırmacılar, en enteresan kuantum görüngülerinden biri olan dolaşıklığı da müzik bağlamında ele almışlar. Dolaşıklık birbirinden çok uzakta bulunan kuantum nesneler arasında kurulu olabilen derin bir bağ. Öyle ki, isterse evrenin iki ayrı ucunda olsunlar, birine yapılan ölçüm anında diğerini etkiliyor. Bunun kuantum müzik dünyasında neye yol açacağı henüz tam kestirilemiyor. Ama evrenin bir noktasındaki bir dinleyici kitlesi tarafından dinlenen müziğin, evrenin öte ucunda dinlenen kuantum melodiyi etkileyebileceğini akla getiriyor.
Svozil ile Putz, kuantum müzik için bir notasyon geliştirmeyi denemişler. Bu da müzikal kompozisyonu yeni bir soyutlama düzeyine çıkarıyor. Bunun John Cage gibi müzisyenlerin plansız müzik tarzından daha farklı bir boyutta plansız müzik olasılığı yarattığını belirtiyorlar.
Bununla birlikta açıkça belli bir sorun var. Kimse nasıl kuantum müzik yaratılabileceğini ve bir insanın bunu nasıl deneyimleyebileceğini bilmiyor. Çalışma bütünüyle kuramsal. Elbette bu durum kimseyi bir kuantum bestesi yapmaktan alıkoymamalı. Belki kuantum müzik olarak dinlemek şimdilik mümkün olmaz ama etkisi simüle edilebilir olduğundan, bilgisayar yardımıyla kuantum müzik simülasyonu dinlenebilir.
Kaynak: MIT Technology Review, "First Quantum Music Composition Unveiled"
< https://www.technologyreview.com/s/536781/first-quantum-music-composition-unveiled/ >
İlgili Makale: arxiv.org/abs/1503.09045
Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
29 Kasım 2014
Holografik Bir Evrende Yaşıyor Olabilir miyiz?
22 Ekim 2015
Yerel Gerçeklik Çürütüldü
14 Temmuz 2016
Kaos ve Dolaşıklık Arasında Bağlantı Saptandı
05 Şubat 2019
Schrödinger'in Kedisinin Optiksel Benzeri Oluşturuldu
11 Nisan 2015
Dolaşıklık Ağırlığı Artırıyor Olabilir
25 Nisan 2015
Dolaşık Parçacıklar Arasında Solucan Delikleri Olabilir