Post Author Avatar
Baran Bozdağ
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Atacama Large Millimeter/submillimeter Array adı ile bilinen ALMA teleskop ağının donanımının sınırlarını keşfederken, evren henüz şimdiki yaşının yüzde sekizi yaşında iken var olan Samanyolu benzeri iki gökadanın varlığı tespit edildi. Bugünün devasa spiral gökadaların projenitörleri olan bu gökadalar, yıldızlarla dolu olan merkezlerinden onbinlerce ışık yılı uzaklıktaki disklerini dahi kaplayan hidrojen gazından 'süper halolar' (ışık haleleri) tarafından çevrilmiş durumda.

Gökbilimciler ilk olarak bu gökadaları, daha da uzak kuasarlardan gelen şiddetli ışıklar üzerinde çalışarak tespit etmişti. Bu ışıklar, Dünya'ya ulaşacakları yolculukları sırasında önlerini kesen bir gökada ile karşılaştıkları anda bu gökadanın gazından kendine has (tekil) bir spektral özellik kazanıyordu. Ancak bu teknik, gökbilimcilerin gökada tarafından salınan orijinal ışığın tespitini de bir o kadar zora sokuyor, çünkü arka plandaki kuasarın çok daha parlak olan emisyonu gökadanın orijinal ışığını baskılıyor.

Science'ta yayımlanan makalenin başyazarı University of California'dan Marcel Neeleman, yukarıda bahsedilen koşulu çok güçlü bir fener ışığının önünden geçen bir ateş böceği olarak tahayyül edebileceğimizi belirtiyor. Dolaylı bir yol üzerinden de olsa, erken evrendeki bu galaksilerin direk gözlemi bize kendi galaksimizin kökenini, doğuşunu ve benzer diğer galaksilerin tarihini araştırma ve öğrenme şansı tanıyor.

ALMA ile artık gökbilimciler, galaksilerin yoğun ve yıldız oluşumu çokça gerçekleşen bölgelerindeki iyonize karbondan saçılan, doğal, milimetre uzunluğunda (dev) dalga boylarında ışınımları tespit etme yeteneği kazandı diyebiliriz. Işınlar arasındaki bu ileri derecede seperasyon galaksilerin gaz içeriklerinin yıldızlarla dolu disklerinden çok daha ötesine kadar taştığına işaret ediyor. Öyle ki, keşfedilen galaksilerin devasa bir hidrojen gazından halenin içine gömülü olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, kuasarların gözlenen üst kısımlarından sönük saçılımlar gözlemlemeyi beklerken, kuasarların önünde uzak bir aralıkla ayrılmış olan galaksilerden yayılan parlak ve güçlü karbon ışınımlarını gözlemledi. Kuasar ile gözlemlenen galaksiler arasındaki seperasyon, bir glaaksi için 59.000 diğeri için 137.000 ışık yılı olarak tespit edildi.

Dev kütleli, toz ve gaz parçacıkları ile dolu olan, hızla yıldız oluşturan sistemler barındıran ve geniş çok sayıda gaz katmanı bulunduran bu galaksilerin, bugün evrende gördüğümüz diğer spiral galaksi örnekleri gibi, rotasyona sahip oldukları da tespit edildi. ALMA gözlemleri, bunlara ek olarak, gözlendikleri dönemde galaksilerden birinin yılda 25 Güneş kütlesi, diğerinin ise 100 Güneş kütlesi kadar yıldız oluşumuna sahne olduğunu gösteriyor.

Araştırmacılara göre ALMA galaksi formasyonu ile ilgili eski bir soruyu cevaplıyor. ALMA sayesinde artık, bazı çok erken dönem galaksilerinin, daha önce sanılana oranla çok daha geniş bir alana yayılan gaz halelerine sahip olduklarını biliyoruz. Bu veri de, galaksinin ilerleyen yaşlarında büyümesine olanak sağlayacak ve cisim formasyonunu sağlayacak madde miktarını bünyelerinde bulundurduklarına işaret ediyor.

İsimleri sırası ile  ALMA J081740.86+135138.2 ve ALMA J120110.26+211756.2 olan iki galaksi Dünya'dan yaklaşık 12 milyar ışıkyılı uzaklıkta bulunuyor. Arka plandaki kuasarların Dünya'ya uzaklığı ise 12.5 milyar yıl olarak hesaplandı.




Makale Referans: Marcel Neeleman, Nissim Kanekar, J. Xavier Prochaska, Marc Rafelski, Chris L. Carilli, Arthur M. Wolfe. 158-μm emission from the host galaxies of damped Lyman-alpha systems. Science, 2017 DOI: 10.1126/science.aal1737




Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu “Kullanım İzinleri”ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir