Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Western University astrofizikçileri yıldız kalıntılarından oluşmak zorunda olmayan kara deliklerin direkt oluşumuna dair delilleri keşfetti. Erken dönem yani genç evren dediğimiz evrende bu tipik kara deliklerin, üstelik dev kütleli kara deliklerin varlığı ve oluşumunu düşündüğümüzde bu çalışmada elde edilen verilerin son derece yararlı olacağı düşünülüyor.
Aynı üniversitenin Fizik ve Astronomi Bölümü araştırmacılarından Shantanu Basu ve Arpan Das, süperkütleli kara deliklerin kütle dağılımlarına ve parlaklık veya aydınlatma güçlerine dair gözlemlerimizi açıklayan bir hipotez geliştirdi. Araştırma ve sonuçları Astrophysical Journal Letters'da yayımlandı.
Geliştirilen model çok basit bir varsayıma dayanıyor esasında: süperkütleli kara delikler çok çok kısa zaman aralıklarında oldukça hızlı biçimde oluşup daha sonra dururlar. Bu açıklamada temelde, çok büyük kütleye sahip olan süperkütleli kara delikler, devasa kütlelerinden dolayı yakın her şeyi içlerine aldıklarından, daha fazla yutacak malzemeyi etraflarında bırakmadıklarından stabil moda geçtikleri fikrine dayanıyor.
Ancak bu durum yıldızların kendi içine çökmesi ile oluşam kara deliklerin oluşumu ile çelişen bir hipotez gibi görünmekte.
Basu'ya göre mevcut çalışmadaki gözlemsel ve dolaylı veriler kara deliklerin temelde direk çökmelerden oluştuğuna işaret ediyor. Basu ve Das, yeni bir matematiksel modeli, süperkütleli kara deliklerin çok limitli zaman periyotları içinde üstel biçimde artan kütlelerini ve oluşumlarını kütle fonksiyonu ile hesaplayarak geliştirmeyi başardı.
Işınım (radyasyon) dengesi ve kütleçekim kuvvetleri ile sınırları çizilen 'Eddington limiti' kütlesel büyümeyi hem formülize etmekte hem de araştırma kapsamında regülasyonunu sağlamaktadır. Basu'ya göre, özellikle erken evrende diğer yıldızlar ve kara deliklerin ürettiği yüksek radyasyon nedeni ile oluşmak için çok kısa zamanı olan ve hızla büyümek zorundaki süperkütleli karadeliklerin oluşumu son buluyordu.
Geçtiğimiz son on yıl içerisinde Güneş'imizden milyarlarca kar daha yüksek kütleli süperkütleli birçok kara deliğin kızıla kayma (Ing. redshift) ile Büyük Patlama'dan yalnızca 800 milyon yıl sonra dahi evren içinde belirli noktalarda konuşlanmış olduğunu keşfettik.
Bu genç ve dev kütleli kara deliklerin kara delik oluşumu ve büyümesi ile ilgili bildiklerimizi ve hipotezlerimizi tekrar gözden geçirmemize sebep olduğu aşikâr. Basu, yeni sonuçların dev süperkütleli kara deliklerin evrenin çok genç dönemlerinde nasıl var olduğunu, o ana kadar nasıl oluşmuş olabileceğini ve bunun fiziksel tarihini araştırmakta gelecekte kullanılabileceğini düşünüyor.
Aynı üniversitenin Fizik ve Astronomi Bölümü araştırmacılarından Shantanu Basu ve Arpan Das, süperkütleli kara deliklerin kütle dağılımlarına ve parlaklık veya aydınlatma güçlerine dair gözlemlerimizi açıklayan bir hipotez geliştirdi. Araştırma ve sonuçları Astrophysical Journal Letters'da yayımlandı.
Geliştirilen model çok basit bir varsayıma dayanıyor esasında: süperkütleli kara delikler çok çok kısa zaman aralıklarında oldukça hızlı biçimde oluşup daha sonra dururlar. Bu açıklamada temelde, çok büyük kütleye sahip olan süperkütleli kara delikler, devasa kütlelerinden dolayı yakın her şeyi içlerine aldıklarından, daha fazla yutacak malzemeyi etraflarında bırakmadıklarından stabil moda geçtikleri fikrine dayanıyor.
Ancak bu durum yıldızların kendi içine çökmesi ile oluşam kara deliklerin oluşumu ile çelişen bir hipotez gibi görünmekte.
Basu'ya göre mevcut çalışmadaki gözlemsel ve dolaylı veriler kara deliklerin temelde direk çökmelerden oluştuğuna işaret ediyor. Basu ve Das, yeni bir matematiksel modeli, süperkütleli kara deliklerin çok limitli zaman periyotları içinde üstel biçimde artan kütlelerini ve oluşumlarını kütle fonksiyonu ile hesaplayarak geliştirmeyi başardı.
Işınım (radyasyon) dengesi ve kütleçekim kuvvetleri ile sınırları çizilen 'Eddington limiti' kütlesel büyümeyi hem formülize etmekte hem de araştırma kapsamında regülasyonunu sağlamaktadır. Basu'ya göre, özellikle erken evrende diğer yıldızlar ve kara deliklerin ürettiği yüksek radyasyon nedeni ile oluşmak için çok kısa zamanı olan ve hızla büyümek zorundaki süperkütleli karadeliklerin oluşumu son buluyordu.
Geçtiğimiz son on yıl içerisinde Güneş'imizden milyarlarca kar daha yüksek kütleli süperkütleli birçok kara deliğin kızıla kayma (Ing. redshift) ile Büyük Patlama'dan yalnızca 800 milyon yıl sonra dahi evren içinde belirli noktalarda konuşlanmış olduğunu keşfettik.
Bu genç ve dev kütleli kara deliklerin kara delik oluşumu ve büyümesi ile ilgili bildiklerimizi ve hipotezlerimizi tekrar gözden geçirmemize sebep olduğu aşikâr. Basu, yeni sonuçların dev süperkütleli kara deliklerin evrenin çok genç dönemlerinde nasıl var olduğunu, o ana kadar nasıl oluşmuş olabileceğini ve bunun fiziksel tarihini araştırmakta gelecekte kullanılabileceğini düşünüyor.
Kaynak ve İleri Okuma
- Jeff Renaud, University of Western Ontario Media Relations Website, Researchers decipher the history of supermassive black holes in the early universe, 28 Haziran 2019 https://mediarelations.uwo.ca/2019/06/28/black-hole-formation/
- Shantanu Basu, Arpan Das. The Mass Function of Supermassive Black Holes in the Direct-collapse Scenario. The Astrophysical Journal, 2019; 879 (1): L3 https://iopscience.iop.org/article/10.3847/2041-8213/ab2646
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
24 Temmuz 2017
Dünya’da Kütleçekimsel Anomali Gözlemlendi
22 Kasım 2015
Uzay-Zamanın Kuantum Kaynağı
17 Ocak 2018
Uzay-Zaman, Dolaşıklığın Bir Ürünü Olabilir
13 Nisan 2015
Kütleçekimsel Işık Sapması Kuantum Fiziği ile Hesaplandı
20 Kasım 2017
Kütleçekiminin Nedeni Rastgele Kuantum "Bakışlar" mı?
23 Ocak 2016
Antimadde Hakkında 10 Gerçek
10 Ağustos 2016
Kara Deliklerin Merkezinde Solucan Deliği Olabilir