Post Author Avatar
Erhan Güven
Sağlık Bakanlığı - Yazar
Doğduğumuz mevsimin (hatta ayın) yaşamımızı etkileyecek derecede önemli olabileceğini gösteren çalışmalara bir yenisi daha eklendi. Tip 1 şeker hastalığı ve multipl skleroz gibi bağışıklık sistemi-ilişkili hastalıklar başta, birçok hastalıkla doğum zamanımızı ilişkilendiren geçmiş çalışmalarla birlikte anılmaya aday bu çalışmada ise gelişimle ilgili değişkenler mercek altına alındı.

Birleşik Krallık ve İngiltere’de doğmuş ve araştırmaya dâhil edilecek güvenilir verilerine erişilebilen 452.399 beyazın incelenmesiyle derlenen bilgiler incelendiğinde ve istatistiksel işkenceye tabi tutulduklarında yaz çocuklarını sevindirecek sonuçlar elde edildi. Yaz aylarında (Haziran-Temmuz-Ağustos) doğan kişilerin doğum anındaki ağırlıkları (in utero-rahim içi gelişim göstergesi kabul edilebilir) diğer aylarda doğanlara göre daha yüksek bulunurken, aynı kişilerin yetişkin boylarının da diğer mevsimlerde doğanlardan anlamlı olarak uzun olduğu görüldü. Kadınlar için menarş (ilk âdet) zamanı olarak tarihlendirilebilen ergenliğe giriş zamanının yaz kızlarında daha geç gerçekleştiği görüldü ki bu, bazı kanserler ve genel anlamda iyi bir gelişim için normal zaman aralığının üst sınırında gerçekleşmesi tercih edilen bir durumdur. Erişkin dönemdeki vücut kitle indeksi açısından yapılan karşılaştırmada ise mevsimler arası belirgin bir farklılığa rastlanmadı. Ölçülebilir veriler kadar araştırmanın merkezinde yer almamış olsa da, yaz ve güz aylarında doğan kişilerin 16 yaşından sonra da eğitime devam etme eğiliminde oldukları ve lisans eğitimi açısından daha istekli oldukları gibi tali sonuçlardan da bahsetmek gerekiyor. Çalışma verilerindeki uç farklılıklar incelendiğinde Şubat doğumluların Eylül’de doğanlara göre çok daha düşük doğum ağırlığıyla dünyaya geldiklerinden ve Aralık doğumluların, Haziran doğumlulara göre büyüdüklerinde bariz olarak daha kısa kaldıklarından bahsetmek de mümkün.

Birçok genetik ve çevresel faktörün şekillendirdiği varoluşumuza (dış görünüşümüz, hayat tarzımız, sağlık durumumuzu da kapsayan geniş bir terim olarak düşünün) şekil veren milyonlarca etmenden bir tanesi de doğduğumuz ay veya mevsim olarak düşünülebilir. Vücut gelişimimizle ilgili parametreler ele alındığında, bu etkileşimin annemizin güneş ışığına maruz kaldığı süre (yani onunla ortak kullandığımız, gelişimimizde yaşamsal önemi olan D vitaminini, güneşten gelen morötesi ışığın yardımıyla cildinde ürettiği süre) başta olmak üzere, onun fiziksel aktivitesi, soluduğu havanın kalitesi, ulaşabildiği yiyeceklerin çeşitliliği gibi nedenlere bağlı olduğunu düşünmemiz için yeterli bilimsel veriye sahibiz. Bunun aksine, doğduğumuz anda kapının dışında bekleyen bir babanın bebeği üzerindeki kütleçekimsel etkisinin yaklaşık 600 milyon kilometre ötedeki nefes kesici Jüpiter’den daha fazla olduğu gerçeğini de akılda tutarak, bu çalışmanın diğer bazı öğretiler gibi safsata olmadığını vurgulamak isteriz.

 




Kaynak: Day et al. Season of birth is associated with birth weight, pubertal timing, adult body size and educational attainment. Heliyon, October 2015 DOI: 10.1016/j.heliyon.2015.e00031




 
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir