Post Author Avatar
Baran Bozdağ
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Kapak Görseli : Michael S. Helfenbein

Gökbilimciler, evrenin erken döneminde süper-boyutlu bir kara deliğin, kendisine ev sahipliği yapan galaksiden çok daha hızlı büyüdüğünü tespit etti.

Keşif, kara deliklerle ilgili neredeyse tüm gözlemlerin tersine işaret ediyor. Bildiğimiz üzere kara delikler, uzayın en yoğun kütleli alanlarıdır ve aşırı derecede yüksek kütle-çekimleri dolayısı ile ışık dahil her maddeyi içlerine çekmektedir. Birçok vakada, ev sahibi galaksiler ile kara delikleri aynı büyüme oranına sahiptir.

Erken evrende (kabaca Big Bang'den 2 milyar yıl sonra) oluşmuş bu özel kara delik ise, uluslararası bir ekip tarafından yürütülen ve kozmik tarih boyunca süperkütleli kara deliklerin büyümesini haritalama projesi sırasında keşfedildi. Ekip; Yale University, ETH Zurich, Almanya'dan Max-Planck Institute, Harvard University, University of Hawaii, INAF-Osservatorio Astronomico di Roma, ve Oxford University'den araştırmacıları kapsayan dev bir ekipti.

Yale University'de Astrofizik Profesörü  ve Science'da yayımlanan çalışmanın yazarlarından C. Megan Urry araştırmaları ile ilgili : " Ölçüleme işlemlerimizi ortalama boyutlarda nesneleri gözlemlemek için dizayn ettik, egzotik olanları değil. Proje günün bilinen tipik galaksilerinin içinde yaşayan sıradan kara delikleri hedef alıyordu. Böylesine derin bir alanda, bu boyutta devasa bir kara delik gözlemlemek son derece şok ediciydi" açıklamasını yaptı.

Derin-saha incelemeleri sönük galaksilere bakma amacı güder; göğün dar alanlarına uzun süreler boyunca odaklanarak uzayın tüm hacmini küçük bölgeler halinde örneklenir ve haritalanır.

Burada bahsedilen özel kara delik de, CID-947 galaksisinde bulunuyor ve bilinen en büyük kütleli kara deliklerin arasında yerini alıyor. Kara deliğin kütlesi, Güneş kütlesinin yaklaşık 7 milyar katı olarak hesaplandı.

Ne var ki, araştırmacıları asıl şaşırtan kara deliğin değil onu çevreleyen galaksinin kütlesi oldu. Ölçümlere göre galaksi tipik bir galaksi kütlesine sahipti. Bu da normal boyutlarda bir galaksinin içinde yaşayan devasa bir kara deliğin olduğu anlamına geliyordu.

Neredeyse tüm galaksilerin ( Samanyolu da dahil) merkezlerinde kütleleri Güneş kütlesinin milyonlarca katıyla, milyarlarca katı arasında değişen kara delikler bulunuyor. Bu araştırmada da yalnızca kara deliklerin, ev sahipi galaksilerle orantılı olarak büyüdüğü savını değil, genişleyen kara deliklerin yaydığı radyasyonun yıldız oluşumunun temeli olduğu savını da tekrar tartışmaya açıyor.

CID-947 adlı galakside yıldızlar hala oluşuyor ve galaksi büyümeye devam ediyor. Araştırmacılara göre  CID-947, bugünkü evrenin en uç düzeyde ve en yüksek kütleli sistemlerinden birinin öncülü olabilir. Ancak öyleyse bile, kara deliğin büyüme oranı yine de onu çevreleyen galaksiden kat kat fazla olmalı; ki bu durum gökbilimcilerin daha önceki savlarına ters bir sonucu gösteriyor demektir.

Urry çalışmada Keck Gözlemevi'nin hakkını da teslim ederek " Keck'teki yeni kızılötesi spektrometre, MOSFIRE , duyarlılığı  ve çok yönlü becerisi ile bu bu buluş için hayati derecede önemli bir rol oynadı" açıklamasını yaptı.

 

 




Referans : Benny Trakhtenbrot, C. Megan Urry, Francesca Civano, David J. Rosario, Martin Elvis, Kevin Schawinski, Hyewon Suh, Angela Bongiorno, Brooke D. Simmons. An over-massive black hole in a typical star-forming galaxy, 2 billion years after the Big Bang. Science, 2015 DOI: 10.1126/science.aaa4506




 
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir