

Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör

RUDN fizikçisi Roman Konoplya, kuramsal olarak uzayzamanın iki noktası arasında bir çeşit kapı olabilecek herhangi bir simetrik solucan deliğinin dalga izgesine dayalı olarak biçiminin nasıl betimleneceğini ortaya koydu. Makalesi Physics Letters B dergisinde yayımlanan bilimcinin çalışması, solucan deliklerinin fiziğinin anlaşılmasına ve fiziksel özelliklerinin daha iyi tanımlanmasına yardım edebilir.
Evrene çağdaş bakış açıları, alışılmadık uzayzaman eğrilikleri olan solucan deliklerinin varlığına olanak tanıyor. Bir solucan deliği, içinden evrenin uzak bir noktasının dört boyutlu olarak görülebildiği bir kara delik olarak hayal edilebilir. Gökfizikçiler, sadece kuramlarda var olan solucan delikleri bir yana, daha kara deliklerin biçimini ve büyüklüğünü tam olarak belirleyemiyor. Yine de Konoplya, gözlemlenebilir fiziksel özelliklere dayanarak bir solucan deliğinin biçiminin hesaplanabileceğini gösterdi.
Uygulamada, solucan deliklerinin sadece dolaylı özellikleri gözlemlenebilir; kırmızıya kayma (bir nesneden uzaklaşma sırasında kütleçekimsel dalgaların frekansındaki aşağı kayma) gibi örneğin. RUDN Kütleçekim ve Evrenbilim Enstitüsü'nde çalışan Konoplya, kuantum mekaniksel ve geometrik varsayımları kullanarak, bir solucan deliğinin biçiminin ve kütlesinin, yüksek frekanstaki kütleçekimsel dalgaların erimi ve kırmızıya kayma değerine dayalı olarak hesaplanabileceğini açıkladı.
Günümüzde bilimciler doğrudan görevlerle uğraşıyor: Kompakt bir nesnenin geometrisine bakıyorlar, erimini (bir solucan deliğinin kütleçekimsel dalgalar yaydığı frekanslar kümesini) buluyorlar ve sonra verilerle deneysel sonuçları karşılaştırıyorlar. Bunun ardından, gözlemlenen değerlerin, kuramsal olarak öngörülenlere benzer olup olmadığına karar veriyorlar. Konoplya, bunun karşıtı bir probleme çözüm öneriyor: Görünür izgesine dayanarak, bir nesnenin biçimini belirlemek.
Fizikçi, küresel simetrik bir Morris-Thorne solucan deliğinin (uzay ve zamandaki iki noktayı birleştirmekle kalmayıp, kuramsal olarak aralarında harekete de olanak tanıyan bir kara delik türünün) matematiksel bir modelini alıyor. Sonra solucan deliğinin girişi ile çıkışı arasındaki boğazın en dar yerini betimlemek için var olan bir matematiksel modeli uyguluyor. Önce, dalga erimine dayalı olarak herhangi bir simetrik solucan deliğinin biçiminin nasıl belirleneceğini matematiksel olarak betimliyor ve ele aldığı karşıt problemi genel olarak çözüyor. Sonra, kuantum mekaniksel yaklaştırma kullanarak, bir özel durum yani solucan deliği için olan geometrik şeklin hesaplanması için bir eşitlik kuruyor.
"Genel olarak kuantum mekaniksel bir yaklaşım, bir solucan deliğinin geometrisi için çok sayıda çözüme götürür. Bizim çalışmamız çeşitli yollarla genişletilebilir. İlk başta, uzun formüllerden kaçınmak için biz sadece elektromanyetik alanları ele aldık. İleride yapacağımız çalışmada, aynı yaklaşımla başka alanları inceleyebiliriz. Sonuçlarımız, yeterince simetrik oldukları sürece dönen solucan deliklerine de uygulanabilir," diyor çalışmanın yazarı Konoplya.
Evrene çağdaş bakış açıları, alışılmadık uzayzaman eğrilikleri olan solucan deliklerinin varlığına olanak tanıyor. Bir solucan deliği, içinden evrenin uzak bir noktasının dört boyutlu olarak görülebildiği bir kara delik olarak hayal edilebilir. Gökfizikçiler, sadece kuramlarda var olan solucan delikleri bir yana, daha kara deliklerin biçimini ve büyüklüğünü tam olarak belirleyemiyor. Yine de Konoplya, gözlemlenebilir fiziksel özelliklere dayanarak bir solucan deliğinin biçiminin hesaplanabileceğini gösterdi.
Uygulamada, solucan deliklerinin sadece dolaylı özellikleri gözlemlenebilir; kırmızıya kayma (bir nesneden uzaklaşma sırasında kütleçekimsel dalgaların frekansındaki aşağı kayma) gibi örneğin. RUDN Kütleçekim ve Evrenbilim Enstitüsü'nde çalışan Konoplya, kuantum mekaniksel ve geometrik varsayımları kullanarak, bir solucan deliğinin biçiminin ve kütlesinin, yüksek frekanstaki kütleçekimsel dalgaların erimi ve kırmızıya kayma değerine dayalı olarak hesaplanabileceğini açıkladı.
Günümüzde bilimciler doğrudan görevlerle uğraşıyor: Kompakt bir nesnenin geometrisine bakıyorlar, erimini (bir solucan deliğinin kütleçekimsel dalgalar yaydığı frekanslar kümesini) buluyorlar ve sonra verilerle deneysel sonuçları karşılaştırıyorlar. Bunun ardından, gözlemlenen değerlerin, kuramsal olarak öngörülenlere benzer olup olmadığına karar veriyorlar. Konoplya, bunun karşıtı bir probleme çözüm öneriyor: Görünür izgesine dayanarak, bir nesnenin biçimini belirlemek.
Fizikçi, küresel simetrik bir Morris-Thorne solucan deliğinin (uzay ve zamandaki iki noktayı birleştirmekle kalmayıp, kuramsal olarak aralarında harekete de olanak tanıyan bir kara delik türünün) matematiksel bir modelini alıyor. Sonra solucan deliğinin girişi ile çıkışı arasındaki boğazın en dar yerini betimlemek için var olan bir matematiksel modeli uyguluyor. Önce, dalga erimine dayalı olarak herhangi bir simetrik solucan deliğinin biçiminin nasıl belirleneceğini matematiksel olarak betimliyor ve ele aldığı karşıt problemi genel olarak çözüyor. Sonra, kuantum mekaniksel yaklaştırma kullanarak, bir özel durum yani solucan deliği için olan geometrik şeklin hesaplanması için bir eşitlik kuruyor.
"Genel olarak kuantum mekaniksel bir yaklaşım, bir solucan deliğinin geometrisi için çok sayıda çözüme götürür. Bizim çalışmamız çeşitli yollarla genişletilebilir. İlk başta, uzun formüllerden kaçınmak için biz sadece elektromanyetik alanları ele aldık. İleride yapacağımız çalışmada, aynı yaklaşımla başka alanları inceleyebiliriz. Sonuçlarımız, yeterince simetrik oldukları sürece dönen solucan deliklerine de uygulanabilir," diyor çalışmanın yazarı Konoplya.
Kaynak ve İleri Okuma
- RUDN physicist described the shape of a wormhole https://www.eurekalert.org/pub_releases/2018-10/ru-rpd101618.php
- How to tell the shape of a wormhole by its quasinormal modes http://dx.doi.org/10.1016/j.physletb.2018.07.025
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir

29 Ağustos 2015
Dünya'ya En Yakın Yıldızsıda Süperkütleli Kara Delikler Bulundu

08 Ocak 2017
İlk Kez Gözlemlenen Kozmik Parçacık Hızlandırıcı

22 Ocak 2015
Samanyolu Bir Uzay-Zaman Tüneli Olabilir mi?

10 Haziran 2015
Ultra-Aydınlık Kaynakları Anlamak

08 Ocak 2016
Çıplak Gözle Kara Delikleri "Görmek"