Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör

Yalan haberlerin ve sponsor içeriklerin oldukça yaygın olduğu sosyal medya, kullanıcıların manipüle edilebilmesi noktasında son derece tehlikeli bir konumda duruyor.  Kullanıcı yaş düzeyinin giderek düşmesiyle birlikte özellikle de çocukların bu tarz yalan, yanlış, abartılmış haberlere veya sponsor içeriklere maruz kalması; çocukların hem psiko-sosyal gelişimlerinde hem de bilişsel gelişimlerinde hasarlar oluşturmaktadır. Ancak doğru araçlar, doğru tutum ve yaklaşımlarla, ebeveynler, çocukların kendileri için gerekli olan değerlendirme yetilerini geliştirme noktasında onlara yardımcı olabilir.

Bilginin güvenilirliğini sorgulamak yalnızca çocuklar için değil herkes için önemli bir meseledir. Çevrimiçi yayılan haber ya da içerik hacmi ve bunun dolaşıma sokulma hızı gerçeği yalandan ayırt edebilme işini de zorlu bir hale getirmektedir. Twitter ve Facebook gibi sosyal medya platformları, verdikleri mesaj ya da içeriğin ne olduğundan bağımsız olarak herkese bir mikrofon uzatılan paylaşım ağları durumundadır.

Yalan haberler, ön yargıları normalleştirme, bizleri istemediğimiz psikolojik hallere sokma ve daha aşırı durumlarda saldırganlık, tehdit ve şiddeti cesaretlendirme ve haklı çıkarma gücüne sahiptir. Bu durumları göz önüne alan pek çok ebeveyn, çocuklarının online dünyayı kavrama yetilerinin gelişmesi pahasına da olsa çocukların ellerindeki elektronik cihazların internet erişimini kısıtlamaktadır. Bu yöntem etkili ancak bedelleri genellikle büyük olabilen bir engelleme taktiğidir. Ancak çocukları sürekli bir gözetim altında tutma ve istemsiz de olsa yasağın cazibesini arttırma davranışı yerine, çocuklarla, kendileri için kullanışlı bilginin ayırt edilmesi ve değerlendirilmesi noktasında açık iletişimler kurmak çok daha etkili bir yöntemdir.

Yalan Haberler Çocukları Kolaylıkla Aldatabiliyor

Yanlış bilginin ve sahte bilimin çevrimiçi ortamda geniş bir hacme sahip oluşu çocukların böylesi bir dejenere ortamda sağlıklı bir gelişim içerisinde bulunmalarını ebeveynler açısından zorlu bir sanat haline getirmektedir.

Stanford University'den araştırmacıların 2016 yılında yayımladıkları bir araştırma; çocukların sosyal medya içeriklerine çok daha fazla odaklanabildiklerini ortaya koyuyor.

Örneğin, araştırmanın bir bölümünde 203 ortaokul öğrencisinin %80'inden fazlasının, sponsor bir içeriği gerçek bir hikâye gibi algıladığını ortaya konuluyor. Hatta araştırmada, lise öğrencilerinin büyük bir bölümünün, bir hesabın resmi hesap olduğunu bildiren "mavi tik" işaretinin ne anlama geldiğini bile bilmediği görülüyor. Ülkemiz göz önüne alındığında da Facebook ve Twitter hesabınızın zaman akışlarında yapacağınız küçük bir gezintiyle durumun yetişkinler açısından da pek farklı olmadığını göreceğinizden emin olabilirsiniz.

Sahte Haberlerin Çocuklara Vereceği Muhtemel Hasarı En Aza İndirmek

Çocukların ve gençlerin çevrimiçi alanlarda gezinmesine yardımcı olmak, neyin doğru ve neyin doğru olmadığını doğrulama noktasında daha iyi beceriler gerektirir. Western Sydney University'den araştırmacı Joanne Orlando, çocuğunuzla sosyal medya kullanımı ve yalan haber tespiti konusunda kuracağınız açık iletişimde kullanmanız gereken beş sorudan bahsediyor.

Sahte olduğunu bildiğiniz bir çevrimiçi içerik bulun ve bu içerik hakkında çocuğunuzla konuşun. Konuşmanızı şu sorular etrafında şekillendirin:

  • Bu içeriği kim hazırladı?
  • Hazırlayanlar bu içeriği kimlerin görmesini istiyor olabilir?
  • Bu içerik kimler için faydalı, kimler için zararlı olabilir?
  • İçerikten önemli olabilecek herhangi bir bilgi çıkarılmış olabilir mi?
  • Kaynak güvenilir bir kaynak mı? Eğer değilse bile bu durum içeriğin doğru olmayacağını göstermekten ziyade, daha derinlemesine bir incelemede bulunmayı gerekli kılıyor demektir.

Çocuklar İçin İpuçları

Sahte haberleri saptayabilme işi, "farklı olanı bul" oyunlarına benzer. Joanne Orlando, çocuklar için tehlikeli bir kaynağın saptanmasında yararlı olabilecek ipuçları içeren sorular öneriyor:
  • İçeriği sağlayan site bilindik bir kaynak mıdır?
  • İçerik düşük kalitede veya hiç kaynak içermeyen ve çok fazla yazım veya dilbilgisi hatası içeren iddialı cümleler içeriyor mu?
  • İçerik sansasyonel görsel kullanıyor mu? Yalan içerikler genellikle "tıklanma" oranını arttırmak için seksi kıyafetler içerisindeki kadın görselleri kullanmaktadır.
  • Söz konusu içerik sizi şoka uğrattı, sinirlendirdi ya da aşırı eğlenmenize neden oldu mu? Sahte haberler genellikle bir tepkiyi provoke etmeye çalışır ve eğer ki yoğun duygusal bir tepkiye neden oluyorsa; söz konusu içeriği mutlaka tarafsız kaynaklardan sorgulamalısınız.
  • Söz konusu haberin hikâyesi nasıl kurgulanmış ve ne tür kanıtlar sunuyor? Eğer ki; haber, bir olayda adı geçen insanlara karşı daha fazla delil sunmadan yalnızca sürekli olarak tekrarlı suçlamalarda bulunuyorsa kaynağı sorgulamalısınız. Daha güvenilir bir haber kaynağında muhtemelen daha iyi bir hikâye örgüsü ile karşılaşırsınız.

Kuralları Öğrenmek

Birçok sosyal medya sitesi, yalan haberlerin dolaşıma sokulmasına karşı bazı önlemler geliştirmiş durumda. Bu sitelerin kullanıcılarına getirdiği kısıtlamaları çocuklara göstermek, sorunun kabaca anlaşılmasına yardımcı olacaktır. Örneğin, Facebook, kullanıcılarına içeriklerin doğruluğunu kontrol edebilecekleri ipuçları sunmaktadır.

Sahte haberlerin giderek arttığı çevrimiçi ortamın, çocukların internet kullanımını engellememelidir. Bunun yerine, yetişkinler, çocukların dijital dünyayı daha iyi kavramaları noktasında birer rehber rolü üstlenebilmelidir.

Amacımız; çocukların bu karmaşık çevrimiçi dünyadan yalnızca sağ kurtulmalarına yardımcı olmak olmamalıdır. Yapmamız gereken; çocukların, bu "bolluk" içerisinde donanımlı ve sorumlu birer birey olarak kalmalarını sağlamak için bilgiyi zırh edinmelerine yardımcı olmaktır.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir