Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Güneş rüzgarları ve salınan parçacıklar aurora (kuzey ışıkları olarak bildiğimiz) gibi fenomenlerin oluşmasına sebep olabildiği gibi, toplum için de ciddi riskler oluşturabilecek etkiler de yaratabilir. Ekstrem durumlarda ise geniş alanlarda etkili güç kesintilerine, uyduların parçalanmasına ve iletişim sistemlerinin bozulmasına sebep olabilmektedir. Nature Communications'da yayımlanan yeni bir çalışmada güneş rüzgarlarının daha önce tahmin edilen boyutlardan çok daha güçlü olabileceği savı ortaya atıldı. İsveç'te bulunan Lund University'den araştırmacılar 1000 yıldan daha uzun bir süre önce Dünya'mızın iki ayrı dev Güneş rüzgarına maruz kaldığına kanaat getirdiler.
Benzer Güneş rüzgarlarının günümüzde Dünya'ya çarptığını düşünüldüğünde, araştırmacılar bu çarpışmanın güç kaynaklarımıza, uydularımıza ve kitle-iletişim araçlarımıza büyük zararlar vereceğini açıkladı.
Lund University ve yine İsveç'te bulunan Uppsala University'den araştırmacılar İsviçre, Danimarka ve Amerika'dan bilim insanları ile birlikte Grönland ve Antarktika buzullarda (özel olarak konuşacak olursak buz çekirdeklerinde)Güneş rüzgarlarının olası izlerini armaya koyuldular. Dünya'daki her noktada Galaksi ve Güneş'ten gelen kozmik ışınların izlerini görebilirsiniz. En basitinden radyoaktif karbon (karbon 14 yaş hesabında kullanılan atomlar) ve bu atomun düşük seviyelerde bulunması bile, bu ışınların varlığının/Dünya'ya ulaştığının göstergeleridir.
Birkaç yıl önce bilim insanları milattan önce 774/775 ve 993/994 yıllarında -o döneme ait bazı sütun kalıntıları üzerinde- ani ve hızlı bir radyoaktif karbon artışı gerçekleştiğini keşfetmişlerdi. Ancak olgunun sebebi ve kaynağı noktasında kesin kanıtlara ulaşılamamıştı.
Bu araştırma ise sistematik olarak bu olayın sebeplerinin bulunmasına odaklanılarak dizayn edildi ve buz çekirdeklerinde de aynı periyotlarda (zamanlarda) radyoaktif karbon miktarında bir artış gözlemlendi. Bu yeni sonuçlar, diğer tüm olası nedensel açıklamaların kaldırılmasını ve kuvvetli Güneş rüzgarlarının bu artışa sebep olduğu sonucuna ulaşılmasını sağladı.
Ayrıca bu araştırma, Güneş rüzgarlarına bağlı olarak parçacık miktarı artışı gerçekleşmesine dair ilk tutarlı bağıntıyı kurması açısından da ciddi bir önem arz ediyor. Araştırmacılardan Raimund Muscheler; ileride üretilecek daha sağlıklı elektronik sistemler için çok önemli bir dayanak noktası oluşturduklarını düşünüyor.
Araştırmanın sonuçlarına dayanarak şu andan sonra, Güneş rüzgarlarının oluşturacağı risklere karşı önlemler alınabilecek ve yeni üretilecek tüm sistemlerde ölçümlere dayanan revizyonlar uygulanacaktır.
Referans : Florian Mekhaldi, Raimund Muscheler, Florian Adolphi, Ala Aldahan, Jürg Beer, Joseph R. McConnell, Göran Possnert, Michael Sigl, Anders Svensson, Hans-Arno Synal, Kees C. Welten, Thomas E. Woodruff.Multiradionuclide evidence for the solar origin of the cosmic-ray events of ᴀᴅ 774/5 and 993/4. Nature Communications, 2015; 6: 8611 DOI: 10.1038/ncomms9611
Benzer Güneş rüzgarlarının günümüzde Dünya'ya çarptığını düşünüldüğünde, araştırmacılar bu çarpışmanın güç kaynaklarımıza, uydularımıza ve kitle-iletişim araçlarımıza büyük zararlar vereceğini açıkladı.
Lund University ve yine İsveç'te bulunan Uppsala University'den araştırmacılar İsviçre, Danimarka ve Amerika'dan bilim insanları ile birlikte Grönland ve Antarktika buzullarda (özel olarak konuşacak olursak buz çekirdeklerinde)Güneş rüzgarlarının olası izlerini armaya koyuldular. Dünya'daki her noktada Galaksi ve Güneş'ten gelen kozmik ışınların izlerini görebilirsiniz. En basitinden radyoaktif karbon (karbon 14 yaş hesabında kullanılan atomlar) ve bu atomun düşük seviyelerde bulunması bile, bu ışınların varlığının/Dünya'ya ulaştığının göstergeleridir.
Birkaç yıl önce bilim insanları milattan önce 774/775 ve 993/994 yıllarında -o döneme ait bazı sütun kalıntıları üzerinde- ani ve hızlı bir radyoaktif karbon artışı gerçekleştiğini keşfetmişlerdi. Ancak olgunun sebebi ve kaynağı noktasında kesin kanıtlara ulaşılamamıştı.
Bu araştırma ise sistematik olarak bu olayın sebeplerinin bulunmasına odaklanılarak dizayn edildi ve buz çekirdeklerinde de aynı periyotlarda (zamanlarda) radyoaktif karbon miktarında bir artış gözlemlendi. Bu yeni sonuçlar, diğer tüm olası nedensel açıklamaların kaldırılmasını ve kuvvetli Güneş rüzgarlarının bu artışa sebep olduğu sonucuna ulaşılmasını sağladı.
Ayrıca bu araştırma, Güneş rüzgarlarına bağlı olarak parçacık miktarı artışı gerçekleşmesine dair ilk tutarlı bağıntıyı kurması açısından da ciddi bir önem arz ediyor. Araştırmacılardan Raimund Muscheler; ileride üretilecek daha sağlıklı elektronik sistemler için çok önemli bir dayanak noktası oluşturduklarını düşünüyor.
Araştırmanın sonuçlarına dayanarak şu andan sonra, Güneş rüzgarlarının oluşturacağı risklere karşı önlemler alınabilecek ve yeni üretilecek tüm sistemlerde ölçümlere dayanan revizyonlar uygulanacaktır.
Referans : Florian Mekhaldi, Raimund Muscheler, Florian Adolphi, Ala Aldahan, Jürg Beer, Joseph R. McConnell, Göran Possnert, Michael Sigl, Anders Svensson, Hans-Arno Synal, Kees C. Welten, Thomas E. Woodruff.Multiradionuclide evidence for the solar origin of the cosmic-ray events of ᴀᴅ 774/5 and 993/4. Nature Communications, 2015; 6: 8611 DOI: 10.1038/ncomms9611
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
17 Ocak 2019
Dünyanın Kutup Bölgelerinin Karşılaştırması
15 Temmuz 2017
Trilyon Tonluk Buz Dağı Hakkında Bilmeniz Gereken 5 Şey
21 Aralık 2014
Uzaydan Dünya'ya Bakış: 15 Yılda 15 İnanılmaz Değişiklik
20 Ağustos 2017
İlk Hayvanların Nasıl Ortaya Çıktığına Dair Gizem Çözülüyor mu?
12 Ekim 2019
Dünya'daki Bütün Buzullar Bir Gecede Erirse Ne Olur?
04 Nisan 2015
Eriyen Kuzey kutbu ve geri döndürülemez sonuçları
28 Ocak 2019
40.000 Yıldır Buzla Örtülü Topraklar Açığa Çıktı