Yürümenin, vücut sağlığı için faydalı bir aktivite olduğunu muhtemelen biliyorsunuzdur. Fakat, yürüyüş yapmak, yalnızca kalp ve kaslarınız için faydalı değildir.

Her yıl düzenli olarak yapılan Experimental Biology toplantılarının 2017 yılı birleşiminde New Mexico Highlands University'den araştırmacılar, yaptıkları sunum ile; yürüyüş sırasında atılan adımların oluşturduğu darbenin atardamarlar aracılığıyla beyindeki kan tedarikini artırabilen basınç dalgaları gönderdiği sonucunu paylaştılar.

Şimdiye kadar, beyindeki kan temininin (serebral kan akışı), gövde tarafından istemsizce düzenlendiği ve egzersiz veya egzersizin yol açtığı kan basıncındaki değişmelerden nispeten etkilenmediği düşünülüyordu. Geçmişte yapılan araştırmalarda, ayağın koşu esnasındaki etkisinin (4-5 G-kuvveti), beyindeki kan akışını dinamik olarak düzenlemek için atardamarlar aracılığıyla kalp atış hızı ve adım hızı ile senkronize darbelerle dalgalara neden olduğu bulgusuna ulaşılmıştı.

Son yapılan çalışmada, 12 sağlıklı yetişkinin ayakta durma ve yürüme (saniyede 1 metre) sırasında beynin her iki lobundaki serebral kan akışını hesaplamak için damar çapını ve iç karotid atardamarındaki (şahdamarı) kan hızını ölçmede invazif olmayan ultrason görüntüleme kullanıldı. Her ne kadar koşmaya kıyasla yürüme srasındaki adım etkisi hafif olsa da, yürüme; vücutta geniş basınç dalgaları oluşturarak beyindeki kan akışını önemli oranda arttırıcı özellik gösteriyor. Yürümenin, serebral kan akışı üzerindeki etkileri, koşmaya kıyasla düşük olsa da, bisiklet sürme süresince görülen etkilerden daha büyüktü.

Sonuçlar, beynin kan akışının oldukça dinamik olduğunu ve ayakların oluşturduğu basınç titreşimleriyle doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor. Bisiklet sürme, yürüme ve koşma gibi aktiviteler, insan beynindeki kan akışı üzerinde hemodinamik (kan dolaşımsal) bir süreklilik sağlar.