Rüzgar Enerjisi Amerika'da 2050 İtibariyle Enerjinin %35'ini Karşılayacak!
Kısa zaman önce sizlerle Dünya’da bir ilk olan, kendi elektriğini kendi rüzgar tribünüyle üreten kampüse sahip Boğaziçi Üniversitesi’nin haberini paylaşmıştık. Şimdi ise rüzgar ...
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen/Yazar
Kısa zaman önce sizlerle Dünya’da bir ilk olan, kendi elektriğini kendi rüzgar tribünüyle üreten kampüse sahip Boğaziçi Üniversitesi’nin haberini paylaşmıştık. Şimdi ise rüzgar enerjisiyle ilgili yeni bir haber de Amerika’dan geldi. Amerika’nın rüzgar enerjisi geçtiğimiz 10 yılda büyük bir artış göstermişti.
Amerikalılar 7 yıl öncesine göre 3 kat daha fazla rüzgar enerjisi kullanıyorlar. Bu da bütün ülkenin kullandığı elektriğin yaklaşık %4.5’ine denk geliyor. Amerika Enerji Departmanı’na göre bu rakamı 2050’ye kadar, bütün ulusun kullandığı elektriğin %35’ine kadar yükseltmek mümkün.
Bu rakamlar 12 mart 2015’de Amerika Enerji Departmanı tarafından yayınlanan ‘’Wind Vision: A New Era For Wind Power in the United States’’ raporunda açıklandı. Rapor ayrıca, rüzgar enerjisinin ülkenin sera gazı etkilerini azaltmak ve küresel ısınma ile savaşmak için yollar aradığı şu günlerde nasıl Amerika’nın önde gelen enerji kaynağı olabileceği konusunda da bir yol haritası sunuyor.
Rapora göre, ülke çapında 2020’ye kadar kurulacak yeni rüzgar tribünleriyle kapasiteyi 113 gigawatt’a ayrıca 2050 ye kadar kurulacaklarla da 404 gigawatt’a yükseltmek mümkün. Rakamların daha kolay canlandırılması için örnek vermek gerekirse, 404 gigawatt enerji kapasitesi yaklaşık olarak 100 milyon evin elektrik ihtiyacını karşılayabilecek kadar fazla.
Daha fazla kapasite için önümüzdeki 30 yıl boyunca rüzgar tribünleri inşa etme fikri hırsla söylenmiş gibi dursa da başarılamayacak kadar yüksek bir hedef değil. 2030’a kadar planlanan inşaatlar gerçekleşirse bu tüketici elektriği fiyatlarında %1 lik bir artış gerçekleştirecek fakat, 2050’de bütün rüzgar tarlaları işleme konduktan sonra tüketici elektriği fiyatlarında %2 lik bir indirim söz konusu olacak. İşin mali kısmının yanısıra, eğer hedefler tutturulabilinirse Amerika’nın sera gazı emisyonu yaklaşık olarak %14 azalacak.
Ayrıca, rüzgar enerji santrallerine yapılan yatırım 2050 itibariyle 70 milyar doları bulacak ve bu santraller 600,000 insana yeni iş olanakları açacak.
Raporda federal ve yerel hükümetlere rüzgar enerjisini desteklemek için neler yapabilecekleri konusunda öneriler de yer alıyor. Çünkü, elimizde sera gazı etkisini azaltıp küresel ısınmayla savaşabileceğimiz bir silah varken yeterli destek görmeyen rüzgar enerjisi, kapitalist düzen içerisinde maliyetlerinden dolayı rekabetçi bir düzeye gelemiyor.
Amerikalılar 7 yıl öncesine göre 3 kat daha fazla rüzgar enerjisi kullanıyorlar. Bu da bütün ülkenin kullandığı elektriğin yaklaşık %4.5’ine denk geliyor. Amerika Enerji Departmanı’na göre bu rakamı 2050’ye kadar, bütün ulusun kullandığı elektriğin %35’ine kadar yükseltmek mümkün.
Bu rakamlar 12 mart 2015’de Amerika Enerji Departmanı tarafından yayınlanan ‘’Wind Vision: A New Era For Wind Power in the United States’’ raporunda açıklandı. Rapor ayrıca, rüzgar enerjisinin ülkenin sera gazı etkilerini azaltmak ve küresel ısınma ile savaşmak için yollar aradığı şu günlerde nasıl Amerika’nın önde gelen enerji kaynağı olabileceği konusunda da bir yol haritası sunuyor.
Rapora göre, ülke çapında 2020’ye kadar kurulacak yeni rüzgar tribünleriyle kapasiteyi 113 gigawatt’a ayrıca 2050 ye kadar kurulacaklarla da 404 gigawatt’a yükseltmek mümkün. Rakamların daha kolay canlandırılması için örnek vermek gerekirse, 404 gigawatt enerji kapasitesi yaklaşık olarak 100 milyon evin elektrik ihtiyacını karşılayabilecek kadar fazla.
Daha fazla kapasite için önümüzdeki 30 yıl boyunca rüzgar tribünleri inşa etme fikri hırsla söylenmiş gibi dursa da başarılamayacak kadar yüksek bir hedef değil. 2030’a kadar planlanan inşaatlar gerçekleşirse bu tüketici elektriği fiyatlarında %1 lik bir artış gerçekleştirecek fakat, 2050’de bütün rüzgar tarlaları işleme konduktan sonra tüketici elektriği fiyatlarında %2 lik bir indirim söz konusu olacak. İşin mali kısmının yanısıra, eğer hedefler tutturulabilinirse Amerika’nın sera gazı emisyonu yaklaşık olarak %14 azalacak.
Ayrıca, rüzgar enerji santrallerine yapılan yatırım 2050 itibariyle 70 milyar doları bulacak ve bu santraller 600,000 insana yeni iş olanakları açacak.
Raporda federal ve yerel hükümetlere rüzgar enerjisini desteklemek için neler yapabilecekleri konusunda öneriler de yer alıyor. Çünkü, elimizde sera gazı etkisini azaltıp küresel ısınmayla savaşabileceğimiz bir silah varken yeterli destek görmeyen rüzgar enerjisi, kapitalist düzen içerisinde maliyetlerinden dolayı rekabetçi bir düzeye gelemiyor.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
10 Nisan 2016
Kirliliğin Bilinmeyen Yüzü- Nitrojen Dioksit
28 Ağustos 2019
Güneş Enerjisi Toplayabilen Madde Teknolojisinde Çığır Açılıyor
14 Aralık 2017
Küresel Isınma, Rüzgar Enerjisinin Verimini Düşürebilir
30 Haziran 2015
Güneş Enerjisiyle Çalışan Uçak Havalandı: Solar Impulse 2
20 Temmuz 2016
Temiz Enerjide Yeni Seçenek: Ozmotik Enerji
03 Ekim 2015
Mavi-Yeşil Yosunlardan Elektrik Elde Etmek Mümkün