Post Author Avatar
Sevkan Uzel
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör

Mona Lisa'ya da ev sahipliği yapan Louvre Müzesi'nin cam piramitinin altında, 15 metre derinlikteki bodrumda, küratörlerin sergilemeyi düşünmedikleri bir çalışma bulunuyor: Müzenin parçacık hızlandırıcısı. Dan Brown'ın romanlarını anımsatıyor, öyle değil mi? Ama bu kurgu değil; gerçeğin ta kendisi. Accélérateur Grand Louvre d’analyse élémentaire yani kısaca AGLAE adlı cihaz, 1988 senesinden beri müzenin bir parçası.

Araştırmacılar, eserlerin yapıldığı maddeleri anlamak ve orijinalliklerini doğrulamak için AGLAE'nin proton ve alfa parçacığı demetlerini kullanıyor. Bir nesnenin içerdiği elementler ve bunların miktarları, hangi madenlerin çıkarıldığına ve nesnenin ne zaman yapıldığına ilişkin ipucu verebiliyor.

Örneğin AGLAE sayesinde, Fransız hükümeti tarafından Napolyon Bonapart'a armağan edilen bir kılıç kınının, gerçekten de saf altından yapılıp yapılmadığı anlaşılabildi; öyleydi. Yine AGLAE kullanılarak, "Oturan Kâtip" adlı 4500 yıllık Mısır heykelinin canlı gibi duran gözlerinin hangi madenlerden yapıldığı belirlendi; siyah kaya kristali, beyaz magnezyum karbonat ve damarlar için de kırmızı demir oksit.

Makineyi kullanan ekibin başında bulunan Dr.Claire Pacheco, AGLAE'yi benzersiz kılan şeyin, bütünüyle kültürel mirasa adanmış olması olduğunu belirtiyor. Pacheco, Bordeaux Üniversitesi'nde antik malzemeler üzerine doktora yaptığı sırada, AGLAE'de iyon demeti analizleri yaparak işe başlamış. 2011'de ekip lideri olan Pacheco, hızlandırıcıyı üç mühendisten oluşan takımıyla birlikte yürütüyor. Fizikçiler ve mühendisler, çalışmalarını küratörler ve sanat tarihçileri ile birlikte yapıyor.

"Oturan Kâtip" © C2RMF

AGLAE'nin en önemli yanlarından biri, eserler üzerinde inceleme yapılmasını sağlarken, zarar vermiyor olması. Kültürel miras söz konusu olduğunda, bu birincil öncelik oluyor. AGLAE'de kullanılan teknikler arasında parçacık indüklemeli X-ışın ve gama-ışın yayılımı izgeölçümleri bulunuyor. Böylece, lityum ile uranyum aralığındaki elementlere ilişkin en ufak bir iz bile saptanabiliyor.

AGLAE'den önce bu tür malzeme çözümlemeleri yapmak için örneklerin, potansiyel tehlikeleri olan vakum odasına konması gerekiyordu. Vakum odasına konamayacak denli büyük parçaların incelenmesi konusunda ise hiç şansları yoktu. AGLAE'nin demetleri vakum dışında çalıştığından, büyüklüğü ve biçimi ne olursa olsun, her türlü nesne incelenebiliyor.

Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir