Fizikçiler Bile Matematikten 'Korkuyor' Olabilir
Yayımlanan bilimsel çalışmaların anlaşılmasının oldukça zor olduğu aşikar. Bu zorluk sadece bu araştırmaları takip eden halk için değil, işin mutfağında olan bilim insanları içi...
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen/Yazar
Yayımlanan bilimsel çalışmaların anlaşılmasının oldukça zor olduğu aşikar. Bu zorluk sadece bu araştırmaları takip eden halk için değil, işin mutfağında olan bilim insanları için de geçerli. Fakat bilimsel literatürde bir çalışmanın kabul görmesi, kuralları her ne kadar yazılı olmasa da belirli bir şablon dahilinde olmasını gerektiriyor. Tabii ki bu durum da çalışmaların dilinin ağırlaşmasına neden oluyor. New Journal of Physics’de yayımlanan yeni bir araştırmada, ağır bilimsel dilin ve özel olarak da ileri seviye matematiksel denklemler içeren çalışmaların, bilim insanlarının bu çalışmaları detaylı incelemekten kaçınmasını sağladığı önermesinde bulunuluyor. Yani fizikçiler, her ne kadar ileri seviye matematik eğitimi almış olsalar da, yüksek matematik içeren çalışmaları incelemekten kaçınıyor olabilirler.
Araştırmaya göre, matematik detayla dolu teoriler, fizikçilerin daha az ilgisini çekiyor. Yapılan bu araştırmada, matematiksel çalışmayla iletişim ile ilgili gerçek ve yaygın bir engelin varlığına değiniliyor. Bu durumun sebebi matematik yeteneklerinin yetersizliği de değil.
Yapılan çalışma kapsamında bilim insanları, önde gelen fizik dergilerinde yayımlanmış 2000 makalenin atıflarını analiz ettiler. Bulgulara göre, her bir sayfasında çok sayıda matematiksel denklem olan araştırmalara fizikçiler tarafından daha az atıf yapılıyor.
Daha önce, denklemlerin biyologların gözünü korkuttuğunu biliyorduk. Fakat genellikle matematikte uzman olduklarını düşündüğümüz fizikçilerin de böyle bir fobisi olduğu önermesi, oldukça ilginç. Bu sorun, matematiksel teori ile deneysel çalışmalar arasındaki kopukluğa işaret ediyor olabilir. Tabii ki, bu sorunun yansıması bilimsel gelişmelerin her alanında ciddi bir engel oluşturacaktır.
Araştırmada bu sorunun çözümünün bilim mezunlarının eğitimlerinin geliştirilmesi olmadığı belirtiliyor. Çünkü halihazırda fizik bölümü öğrencileri oldukça ileri seviyede matematik eğitimi alıyorlar. Araştırmacılara göre, bu sorunun çözümü oldukça yüksek teknik içeren çalışmaların aktarımının şeffaflaştırılması olabilir. Yani, bilim insanları yayınlarının içerisine ileri seviye matematiksel denklemlerin detaylarını ve bu denklemlerin ne anlattığını da ekleyebilirler.
Bu önerinin oldukça ciddi olduğunu söylemek mümkün. Çünkü bilim insanlarından yaptıkları bilimsel yayınları farklılaştırmaları gerektiği önermesinde bulunuluyor. Fizikçilerin bu algıyı dikkate alıp, yayınlarını daha açıklayıcı ve kolay anlaşılır yapmaları yayınları okuyan bilim insanlarının işini de kolaylaştıracaktır. Halihazırda yayımlanan çalışmaların analizleri, bilim insanlarının oldukça fazla vaktini alıyor olabilir. Dolayısıyla kendilerine daha fazla iş yükü getirecek çalışmaları okumaktan uzak duruyor olabilirler.
Bu çalışmayı yayımlayan bilim insanlarından Dr. Andrew Higginson’un da belirttiği gibi; ‘’ İdeal olan, bilimsel çalışmaların etkisini sunuş biçimi üzerinden değil bilimsel değerleri üzerinden değerlendirmektir.’’
İlgili Makale: Andrew D Higginson, Tim W Fawcett. Comment on ‘Are physicists afraid of mathematics?’. New Journal of Physics, 2016; 18 (11): 118003 DOI: 10.1088/1367-2630/18/11/118003
Kaynak: University of Exeter
Araştırmaya göre, matematik detayla dolu teoriler, fizikçilerin daha az ilgisini çekiyor. Yapılan bu araştırmada, matematiksel çalışmayla iletişim ile ilgili gerçek ve yaygın bir engelin varlığına değiniliyor. Bu durumun sebebi matematik yeteneklerinin yetersizliği de değil.
Yapılan çalışma kapsamında bilim insanları, önde gelen fizik dergilerinde yayımlanmış 2000 makalenin atıflarını analiz ettiler. Bulgulara göre, her bir sayfasında çok sayıda matematiksel denklem olan araştırmalara fizikçiler tarafından daha az atıf yapılıyor.
Daha önce, denklemlerin biyologların gözünü korkuttuğunu biliyorduk. Fakat genellikle matematikte uzman olduklarını düşündüğümüz fizikçilerin de böyle bir fobisi olduğu önermesi, oldukça ilginç. Bu sorun, matematiksel teori ile deneysel çalışmalar arasındaki kopukluğa işaret ediyor olabilir. Tabii ki, bu sorunun yansıması bilimsel gelişmelerin her alanında ciddi bir engel oluşturacaktır.
Araştırmada bu sorunun çözümünün bilim mezunlarının eğitimlerinin geliştirilmesi olmadığı belirtiliyor. Çünkü halihazırda fizik bölümü öğrencileri oldukça ileri seviyede matematik eğitimi alıyorlar. Araştırmacılara göre, bu sorunun çözümü oldukça yüksek teknik içeren çalışmaların aktarımının şeffaflaştırılması olabilir. Yani, bilim insanları yayınlarının içerisine ileri seviye matematiksel denklemlerin detaylarını ve bu denklemlerin ne anlattığını da ekleyebilirler.
Bu önerinin oldukça ciddi olduğunu söylemek mümkün. Çünkü bilim insanlarından yaptıkları bilimsel yayınları farklılaştırmaları gerektiği önermesinde bulunuluyor. Fizikçilerin bu algıyı dikkate alıp, yayınlarını daha açıklayıcı ve kolay anlaşılır yapmaları yayınları okuyan bilim insanlarının işini de kolaylaştıracaktır. Halihazırda yayımlanan çalışmaların analizleri, bilim insanlarının oldukça fazla vaktini alıyor olabilir. Dolayısıyla kendilerine daha fazla iş yükü getirecek çalışmaları okumaktan uzak duruyor olabilirler.
Bu çalışmayı yayımlayan bilim insanlarından Dr. Andrew Higginson’un da belirttiği gibi; ‘’ İdeal olan, bilimsel çalışmaların etkisini sunuş biçimi üzerinden değil bilimsel değerleri üzerinden değerlendirmektir.’’
İlgili Makale: Andrew D Higginson, Tim W Fawcett. Comment on ‘Are physicists afraid of mathematics?’. New Journal of Physics, 2016; 18 (11): 118003 DOI: 10.1088/1367-2630/18/11/118003
Kaynak: University of Exeter
Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
27 Aralık 2016
2016’da Öne Çıkan 16 Bilimsel Gelişme
26 Ağustos 2018
Mantıksal Safsatalar-3: Zırva Uydurma Safsataları
28 Ağustos 2015
Tekrarlanamayan “Bilimsel” Çalışmalar ve Bir Öneri
26 Aralık 2015
2015`te Öne Çıkan 15 Bilimsel Gelişme
30 Eylül 2015
Eylül Ayının Öne Çıkan Haberleri
12 Ocak 2017
2017 Yılında Bilimde Bizleri Neler Bekliyor?