Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Uyudunuz ve Fransızca konuşabilir bir halde uyandınız, harika olmaz mıydı? Tamam, belki Fransızca olmayabilir, fakat daha yaygın bir dil ya da bir beceri seti ya da daha önce sahip olunmayan bazı entelektüel bir birikime sahip halde uyansanız nasıl olur? Aslında bir nevi bu mümkün.

Hipnopedi olarak bilinen uyku öğrenmesi kavramı; beynin uyku esnasında uyaranlara tepki vermesi ve bilgiyi işlemesi durumudur.

Uyku öğrenmesinin ilk örneği 1920'lerin sonlarında Alois Benjamin Saliger öncülüğüyle gerçekleştirilmiştir. "Psycho Phone" isimli bir cihaz icadıyla denekleri uyku esnasında subliminal olarak etkilemeyi başardı. Saliger; doğal uykunun hipnotik uyku ile benzer olduğunu ve doğal uyku sırasında bilinçaltının önerilere en açık halde olduğunu söylüyor.

Peki Saliger haklı mıydı? Bilimin bugün geldiği noktada, Saliger'ın belli noktalarda haklı olabileceği söyleniyor.

Uyku sırasında beynimiz şaşırtıcı bir şekilde aktif durumdadır ve yeni bilgiyi öğrenme kapasitesine sahiptir, hatta yeni hafızalar bile oluşturabilir. İşte uyku esnasında öğrenebildiğimize dair araştırmalar tarafından gösterilen üç yol:

Yabancı Diller


Uyku sırasında beyin aktif ve bilgiyi alır haldedir. Fakat, bazı şeyler diğerlerine kıyasla daha fazla kafamıza girer. Örneğin; uyku anında dinlediğiniz bir dilin tamamını öğrenemezsiniz, fakat tek tek bazı kelimelere aşina olabilirsiniz.

Yeni bir deneyde, bilim insanları, ana dili Almanca olan deneklere, temel kelime hazinesiyle Flemenkçe (Hollanda dili) öğrettiler. Araştırmacılar; deneklerin bazıları uykudayken onlara belli etmeden bazı kelimelerin seslerini dinlettiler. Deney sonucunda; subliminal olarak etkilenmeyen deneklere kıyasla, manipüle edilmiş seslere maruz kalan deneklerin uyandıklarında belirli kelimeleri daha iyi çevirdikleri ve tanımlayabildikleri görüldü.

Ayrıca uykunun önemini vurgulamak için, bilim insanları test grubuna yürüdükleri anda kelimeleri dinlettiler. Sonuçta ise; deneklerin yürür halde iken dinletilen kelimeleri hatırlamada, uyur haldeki deneklere kıyasla daha başarısız oldukları görüldü. Böylece, esas itibariyle, birazcık aşina olduğunuz yabancı dilin kelimelerinin yer aldığı ses kayıtlarını dinlerseniz, uyandığınızda bu kelimeleri daha kolay hatırlayabilirsiniz.

Müziksel Yetenek


Evet, uyku sırasında Les Paul gibi bir tıngırdatma yetisine sahip olabilirsiniz. Nature Neuroscience 'da Haziran 2012 'de yayımlanan bir çalışmada, araştırmacılar; katılımcılara iki basit gitar melodisinin nasıl çalınacağını öğrettiler. Sonrasında denekler kısa bir kestirme aşamasına geçtiler. Uyudukları sırada deneklere, melodilerden birisi defalarca dinletilirken diğer melodiler dinletilmedi.

Denekler uyandığında, büyük ihtimalle beyinleri uykunun yavaş dalgalı anında pekiştirdiği için, uyku esnasında dinledikleri melodiyi çalmada farkedilir bir gelişme sergilediler. Uykunun teorize edilen görevlerinden birisi öğrenilen gerçekleri güçlendirmek olduğundan, çalmaya çalıştığınız bir şarkıyı uyku esnasında dinlemek onu daha da kökleştirir.

Hafızalar


Hayır, Inception filmindeki gibi bir hafıza naklinden bahsetmiyoruz. Fakat uyku ve sesin kombinasyonu belirli hafızaları güçlendirebilir. Araştırmacılar; insanların belirli bir hafıza (anı, yaşan bir durum) ile ilişkili bir ses dinlediğinde bu hafızayı (anıyı) hatırlamada daha iyi oldukları bulgusuna ulaştılar. Deney şu şekilde yapıldı: İlk olarak, çalışmaya katılanlar bilgisayar ekranı üzerinde belirli yerlere nesneler (ikonlar) yerleştirdiler. Her nesne yerleştirildiğinde, bilgisayar bir ses (örneğin; kedi resmi için "miyav", zil için "ding" sesi çalacaktı, vs.) çalacaktı. Sonrasında, denekler uyurken, onların haberi olmadan seslerin bazıları tekrarlandı.

Denekler uyandığında, sesleri duyanlar, nesnelerin hepsini hatırlamada daha iyi bir performans sergilediler. Bu da bir sesin birden fazla hafızayı tetiklediğini gösteriyor. 2007 yılında yapılan benzer bir çalışmada da, sesler yerine koku kullanılarak koklama ve bellek arasındaki bağ doğrulandı.

Peki bu durum neden işliyor? Araştırmalar; uykunun beynin dinlenmesine müsaade ederken aynı zamanda da uzun süreli hafızaları güçlendirmeye yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. REM uykusu örtülü bellek -- hakkında düşünmeden yapabildiğimiz görevler-- ile ilişkilidir ve yavaş dalga uyku ise açık bellek --bilinçli olarak hatırladığımız gerçekler-- ile ilişkilidir. Ve her ikisinin de bizi subliminal olarak etkileyebileceği kanıtlanmıştır. Yani bir dahaki sefere, bir toplantı sırasında uykuya dalmış vaziyette yakalanırsanız, beyninizin uyanıkken bilgiyi almakta güçlük çektiğini söyleyebilirsiniz çünkü artık bilimsel bir dayanağınız var, hatta işten atılırsanız tazminat bile alabilirsiniz. --ülke bu halde iken son kısımdan emin değilim--

Neden Uyuruz?






Kaynak: Van Winkle's, "Three Things That You Can Learn in Your Sleep Tonight", http://vanwinkles.com/three-things-you-can-learn-in-your-sleep-tonight




Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir