Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör

Hiç bulunduğunuz bir yerde diğer insanların alamadığı bir kokuyu hissettiniz mi? Etrafınızdaki kimse, tanımladığınız o kokuyu alamazken; siz bir koku olduğundan oldukça eminsinizdir. Bu durum literatürde "phantosmia" olarak tanımlanır ve koku halüsinasyonu olarak bilinir.

Phantosmia kokuları genellikle kötü kokulardır ve bu durumu deneyimleyen bazı insanlar söz konusu bu kokuyu dışkı veya kanalizasyon kokusu olarak tanımlarken, bazıları ise duman veya kimyasal kokusu olarak tanımlar. Bu deneyimler, burun açıklıklarından giren hava akışındaki değişiklikle veya yüksek bir gürültüyle tetiklenebilir. İlk kez ortaya çıktığında, söz konusu hayali koku birkaç dakika boyunca sürebilir ve bu deneyimler 1 yıla kadar günlük, haftalık veya aylık olarak gerçekleşebilir.

Yaşam Kalitesini Düşürüyor

Koku alma duyumuz ağzımızdaki yiyeceklerin lezzetini büyük oranda belirlediğinden, koku halüsinasyonu geçirilen bir dönem sırasında tüketilen herhangi bir yiyecek, bu kokunun özellikleri ile boyanacaktır. Bu semptomların bir kişinin yaşam kalitesinde yaratacağı tahribatı tahmin etmek pek de zor değildir. Daha aşırı durumlarda, bu deneyimlerin intihar düşüncelerini tetiklediği dahi biliniyor.

Phantosmia deneyimleyen insanlar, genellikle bu deneyimlerini, "parosmia" olarak bilinen yakından ilişkili bir başka vaka olarak bildirirler. Parosmia ise, mevcut bir kokuyu daha farklı algılama durumudur. Örneğin, gül kokusunu, tarçın kokusu olarak algılamak gibi.

Ancak hem phantosmia hem de parosmia, koku alma kalitesinin değişmesine neden olan "nitel (qualitative) koku alma bozuklukları" olarak bilinir. Öte yandan, nicel (quantitative) bozukluklar ise, anozmi (koku hissi kaybı) ve hiperozmi gibi (anormal seviyede koku alma hissi) koşulları içeren koku şiddetinin değiştiği durumlardır. Nicel bozukluklar, objektif bir standardize test kullanarak ölçülebilir. Birisinin, mevcut başka nicel bozukluk (anozmi gibi) olmayan bir koku halüsinasyonu deneyimlemesi nadir görülür.

Aşırı durumlarda, burundaki koku soğancığı ameliyatla çıkarılır.
Görsel Telif: gritsalak karalak/Shutterstock

Daha Çok Kimlerde Görülür?

2002 yılında Chemical senses'de yayımlanan bir araştırmaya göre, ilk phantosmia deneyimi 15-30 yaşları arasında ve kadınlarda erkeklerden daha çok görülüyor. Depresyon, migren, epilepsi ve şizofreni olanlar da dahil olmak üzere bir dizi farklı hasta popülasyonunda da bulgulara ulaşılmıştır.

Pahntosmia oranları %0.8 - %25 arasında değişken olup, halihazırda koku alma bozukluğu bulunan insanlarda daha çok görülüyor. Vakanın nedenleri henüz tam anlamıyla bilinmiyor, fakat, duyguları kontrol eden merkezler veya koku fonksiyonuyla ilişkili çevresel bölgeler de dahil olmak üzere, koku tespitinde rol oynayan merkezi beyin bölgelerinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

Bazı insanlar buruna salin damlalarının (tuzlu su) uygulanmasının, antidepresanlar ve anti-epileptik ilaç gibi mevcut nörolojik durumları tedavi etmek için kullanılan bazı ilaçların bu koku halüsinasyonlarını hafifletebildiğini ileri sürüyor (DOKTOR TAVSİYESİ OLMADAN ASLA KULLANMAYIN!). Ekstrem vakalarda, sadece kapsamlı bir tıbbi konsültasyondan sonra, bazı hastalarda koku soğancığı (yukarıdaki görselde: olfactory bulb) ameliyatla çıkarılır, ancak bu çok riskli bir prosedürdür ve kalıcı koku kaybına yol açar. İyi haber şu ki, phantosmia, genellikle bir tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden çözülür.

Eğer siz de başka insanların alamadığı kokular almaya başladıysanız, bu koku halüsinasyonuna neden olabilecek daha ciddi başka bozukluklarınızın bulunup bulunmadığını anlayabilmek için derhal doktorunuza başvurmalısınız. Ancak, yine de vakaların büyük çoğunluğunda, phantosmianın, altta yatan ciddi bir durumun belirtisinden ziyade zararsız bir durum olduğunu da unutmayın.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir