Post Author Avatar
Umut Can Yıldız
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen/Yazar
MEB’in yeni müfredat taslaklarını açıklaması ve evrim ünitesinin ortaöğretim/lise müfredatından çıkarıldığı haberlerinin medyada yer almasıyla birlikte, Türkiye’de evrim öğretiminin durumu yeniden kamuoyunun gündemine girdi. MEB yeni taslakla zaten memnun olunmayan evrim öğretiminin adını dahi ortadan kaldırmayı öneriyor. 

Evrim Teorisi’nin biyoloji ve diğer yaşam bilimleri için bilim dışı bir propagandanın eseri olarak geniş kitlelerce zannedilenin aksine “Darwin’in görüşü” ya da “Darwin’in teorisi” olmaktan çok daha öte bir önemi var. Antik Yunan Felsefesi’ne uzanan biyolojik evrim görüşü modern bilim devrimi sırasında hızla biriken jeoloji ve biyoloji bilgisinin bir sonucu olarak 19. YY’da Darwin tarafından bilimsel bir temele oturtuldu ve teorileştirildi. Ancak bu bir son nokta değil, bir başlangıçtı. Bilimsel üretimin en üst noktası olan diğer tüm teoriler gibi değişti ve geliştirildi. Bugün teori genetik ve biyoteknolojiden, ekoloji ve tıpa canlılığı ilgilendiren çalışma alanlarının temel felsefesini oluşturan birleştirici bir “harç” haline geldi. Bugün evrimsel biyoloji üzerine yüz binlerce, evrimsel biyoloji bilgisini kullanan(atıfta bulunan) milyonlarca bilimsel yayın olduğunu görüyoruz. Biyolojinin en temel teorisininin örgün eğitimde yer alması sadece geleceğin başarılı yaşam bilimcilerini yetiştirmek açısından değil canlılığı ve doğayı kavramak açısından tüm öğrenciler için vazgeçilmez bir konumda yer alıyor.

Ortaöğretimde Evrimin Kısa Tarihi


Bugünkü haliyle ülkemizde biyoloji öğretimi en önemli kuramından ve tarihsellikten yoksun kuru bilgi yığını haline bir gecede gelmedi. 1980 öncesinde evrim biyoloji derslerinde daha ayrıntılı anlatılırken, 12 Eylül darbesi sonrası biyoloji dersleri haftada iki saate düşürüldü. 1985 yılında evrim öğreten öğretmenleri komünist ilan eden ANAP’lı Milli Eğitim Bakanı Vehbi Dinçer’in talimatıyla ABD yaratılışçılığının kitapları ilk defa Türkçe’ye çevrilmeye başlandı ve yaratılış alternatif bir görüş olarak biyoloji müfredatına girdi. Bugüne kadar devam eden yaratılışçı toplantılar ve sahte fosil sergileri devlet eliyle ithal edildi. 90’larda seçmeli ders olan biyoloji, 97’deki değişiklikle yeniden zorunlu ders haline geldi ancak evrim konusu 10. Sınıf’a eklenerek sadece fen(sayısal) alanını seçen öğrencilerle sınırlandırıldı.

2007 yılında oluşturulan ve bilimin doğasının daha doğru bir anlatımını içeren ortaöğretim biyoloji müfradatı ise pek çok değişikliğin yanı sıra artık evrimden asla “teori” olarak bahsetmemekte, sadece “evrim görüşü” olarak atıfta bulunmaktadır. 12. sınıfın son ünitesi olarak öğrencilerin okul yerine üniversiteye giriş sınavlarına çalıştığı döneme yerleştirilen “Hayatın Başlangıcı ve Evrim” ünitesi içerisinde ikinci ve son bölümdür.

AKP’nin Eylül 2011’de çıkardığı KHK ile 1973’te yasalaşan kanunu değiştirerek bilimsellik, karma eğitim vb. temel ilkeleri kaldırmış olması bugünkü müfredat değişikliği de dahil olmak üzere örgün eğitim/öğretimdeki pek çok değişikliği çok daha rahat yapmasını sağlıyor.

Yeni Müfredat Taslağında Ne Öneriliyor?


Yeni müfredat taslağında ise ünitenin adı “Canlılar ve Çevre” olarak öneriliyor ve evrim kelimesi hiç geçmiyor. Yalnızca “varyasyon, adaptasyon, mutasyon vb. kavramlar üzerinde durulması” ve antibiyotik direncinin işlenmesi öneriliyor. Ünite için belirlenen eski düşük “kazanım sayısı” 5 daha da düşürülerek 2 olarak öneriliyor. Dahası mevcut müfredatta hemen önce işlenen ve evrimi kavramakta faydalı olan  “Komünite ve Popülasyon Ekolojisi” ünitesinin ise koparılarak 11. sınıfa alınması önerilmiş.
Ülkemizde ABD modern Yaratılışçılığı’nın  örgün eğitim açısından kendi ülkesinde başarılı olamayan bir kopyası resmi veya resmi olmayan yollarla yerleştirildi ve bu süreçte en çok dinsel inançlar ile evrim teorisinin çatışma halinde, birbirlerinin alternatifi oldukları safsatası kullanıldı. Hâlbuki aksi örnekler bulmak çok kolaydır. Örneğin "Evrimin ışığı olmaksızın, biyolojide hiçbir şeyin anlamı yoktur." sözü çokça alıntılanan Modern Evrimsel Sentez’in kurucularından Dobzhansky, ünlü biyolog Ernst Mayer’ın bir röportajında belirttiği üzere Pazar günleri kiliseye giden muhafazakâr bir Hıristiyan’dır. İran İslam Cumhuriyeti’nin ortaöğretiminde biyolojik evrim ve evrim teorisi ayrıntılı biçimde bulunurken Türkiye gibi ABD ile yoğun ilişkide olan Suudi Arabistan’ın ders kitaplarında evrim karşıtı propagandalar yer buluyor. Bu örnekler bize genel sanının aksine evrim teorisiyle ilgili dinsel ideoloji harici çatışmaların da olduğuna işaret ediyor.

Ne Yapılmalı?


Kısa vadede bizim gibi popüler bilim üreten kurumlarının çalışmalarını hızlandırması gerektiği gözüküyor. Daha da önemlisi toplumun düşün dünyasını belirlemek açısından yeri başka bir şeyle ikame edilemez örgün eğitimin laik ve bilimsel olarak yeniden örgütlenmesi için mücadele edilmesi gerektiği her değişiklikle birlikte yeninden ortaya çıkıyor.

 




Kaynaklar:

http://mufredat.meb.gov.tr/Programlar.aspx

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/egitim/659980/Mufredat_sil_bastan..._Evrim_teorisi_ve_Ataturk_yok.html

http://www.haberturk.com/gundem/haber/1350021-evrim-teorisi-ve-darwin-mufredattan-cikti

Günseli Bayram (2009) “Türkiye’de Evrim ve Eğitim”

Zelal Özgür Durmuş ve Çiçek Dilek Bakanay (2012) “2007 Biyoloji Dersi Öğretim Programı’ndaki Büyük Değişim”

http://www.skeptic.com/eskeptic/04-07-05/

Elise K Burton (2010) “Teaching Evolution in Muslim States: Iran and Saudi Arabia Compared”
Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir