Post Author Avatar
Sevkan Uzel
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör

Ofyakodon (İng. ophiacodon), memelilerin sürüngen benzeri bir kuzeniydi ve yaklaşık 300 milyon yıl önce gezegenimizde yaşıyordu. Bu hayvan türünden arta kalan kemikler üzerinde bir süre önce yapılan analizler sonucunda, şaşırtıcı bir bulguya ulaşıldı: Gerçek memeliler evrilmeden çok daha önce yaşamış olan bu türün sıcakkanlı olduğu anlaşıldı!

Günümüzde yaşayan hayvanları iki ana gruba ayırabiliyoruz: Soğukkanlılar (ektoterm) ve sıcakkanlılar (endoterm). Omurgasızlar, balıklar, ikiyaşayışlılar ve sürüngenler ilk grupta, memeliler ve kuşlar ise ikinci grupta bulunur. Ancak bu siyah-beyaz şeklinde yapılmış kategorileştirmeye uymayan canlılar da yok değil. Örneğin ton balığı ve deri sırtlı deniz kaplumbağaları bu kurala uymaz. Yine de türlerin büyük bölümü için geçerli bir sınıflandırma olduğu söylenebilir.

Ektotermik yani soğukkanlı hayvanlar, vücut sıcaklıklarını düzenlemek konusunda çevrelerine bağımlıdırlar. Çok sıcak olduğunda gölge bulmaları, çok soğuk olduğunda ise güneş banyosu yapmaları zorunludur. Çoğu zaman enerjilerini korumak adına uzun süreli uyku moduna geçerler. İlk başta bu bir dezavantaj gibi görünse de, soğukkanlı hayvanların hayatta kalmak için gereksinim duyduğu besin miktarı çok düşüktür; dolayısıyla kıtlık zamanlarına daha kolay dayanırlar.

Endotermik yani sıcakkanlı hayvanlar ise besinlerinden aldıkları enerjiyi iç ısıya dönüştürebilirler. Karlı kış aylarında küçücük farelerin bile hayatta kalabilmesi bu sayede olur. Kertenkelelerin ise ya soğuk ortamlardan bütünüyle kaçınmaları ya da kış uykusuna yatmaları gerekir.

Sıcakkanlı Hayvanlar Ne Zaman Ortaya Çıktı?

Bilimciler, ilk gerçek sıcakkanlıların, yaklaşık 270 milyon yıl önce beliren memeli ataları olduklarını düşünüyordu. Kuşlar, uçmayan dinozorlardan biraz daha geç bir tarihte evrilirken, bağımsız olarak benzer bir sıcakkanlılık metabolizması geliştirmişlerdi. Yelken sırtı ile ünlü Dimetrodon'un antik bir akrabası ise bu varsayıma meydan okumuş oldu. Görünüşe bakılırsa, sıcakkanlı metabolizma, memeli soyundan çok daha önce ortaya çıkmış.

Dimetrodon türleri (Telif: Wikipedia).
Sıklıkla dinozorlara benzetilen bu hayvan, pelikozor olarak bilinen sürüngenlerden biriydi ve dinozorların evrilmesinden yaklaşık 50 milyon yıl önce yaşamıştı. Dinozorların türeyeceği arkozorlardan olmayıp, memeli benzeri sürüngen olarak bilinen terapsidlere daha yakın akraba olan pelikozorlardan olduğu düşünülürse, Dimetrodon'un dinozorlara değil, aslında memelilere yakın olduğu söylenebilir. Hayvanın, sırtındaki yelken benzeri yapıyı, vücut sıcaklığını düzenlemek için kullandığı düşünülüyor; fakat eşeysel seçilim sonucu da gelişmiş olabilir. Benzer bir yelken taşıyan otçul Edafozor ile etçil Dimetrodon'u da karıştırmamak gerekir.

Elbette çoktan soyları tükenmiş hayvanların vücut sıcaklıklarını ölçme olanağımız yok. Fakat sıcakkanlı bir metabolizma sahibi olmanın, iskelet üzerinde bıraktığı bazı izler vardır. Taşılbilimciler bu ipuçlarından yola çıkarak, buldukları fosil türlerin metabolizmaları hakkında fikir yürütebilir.

Memeliler, hızlı bir büyüme için kendi doğal üreticilerini kullanabilir. Sürüngenlerin çoğu ise tam tersine, tüm yaşamları boyunca büyümeyi sürdürürler. Yani memeliler, olgunluğa erişecekleri hızlı bir büyüme süreci geçirirler ve büyümeleri durur; soğukkanlıların çoğunda ise durum öyle değildir. Memelilerin hızla ilerleyip, bir noktada duran büyümeleri, "fibrolamellar" adı verilen, hızlı şekilde büyürken sağlam yapısını koruyabilen özel bir kemik türü sayesinde mümkün olur.

Bonn Üniversitesi'ndeki Steinmann Yerbilim, Mineralbilim ve Taşılbilim Enstitüsü'nden Prof. Martin Sander liderliğinde yapılan çalışma sonucunda, yelkensiz bir Dimotrodon'a benzeyen ve memelilerin çok eski bir akrabası olan Ofyakodon'un humerus ve femurunda (üst kol ve bacak kemikleri) aynı fibrolamellar kemiğe rastlandı.

Kemikten Metabolizmaya

Ofyakodon, günümüzden 300 milyon yıl kadar önce, yani Karbonifer Dönem'de yaşadı. O zamanlar, bilinen ilk gerçek memelilerin ortaya çıkmasına daha en az 30 milyon yıl vardı. Ofyakodon fosillerinde bu özel kemik türünün bulunması, hayvanın hızlı bir büyüme evresinden geçtiğine işaret ediyor. Bu da onun büyük olasılıkla sıcakkanlı bir metabolizmaya sahip olduğu anlamına geliyor. Demek ki, sıcakkanlı metabolizmayı icat eden, kürklü hayvanlar değildi; sürüngen-benzeri atalarından bunu devralmışlardı.

Yapılan keşif, sıcakkanlılık metabolizmasının sandığımızdan çok daha önce belirdiğini ortaya koyması açısından büyük önem taşımakla birlikte, ekip bir başka önemli noktadan daha söz ediyor. Ofyakodon'un yeryüzünde belirişi, memeliler ile sürüngenlerin ortak ata gruplarından ayrı dallara ayrılmaya başlamalarının hemen sonrasına denk geliyor. Dolayısıyla, memeliler ile sürüngenlerin son ortak ata grubunun yakın bir akrabası olsa gerek. Bu da hem görünüş bakımından sürüngen gibi olmasını, hem de metabolizma bakımından memeli gibi olmasını açıklar.

O halde Ofyakodon'un zaten sıcakkanlı oluşu, bu özelliği son ortak atadan almış olabileceğine işaret ediyor. Bu ise şu an yaşamakta olan tüm soğukkanlı sürüngenlerin sahip oldukları soğukkanlılık özelliğine bir ilkellik olarak değil, bir uyumlanma olarak bakmamızı gerektirir.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir