İlişkilendirme safsatalarını dört temel başlıkta inceleyeceğiz: Ad hominem safsataları, otoriteye başvurma safsataları, duygulara başvurma safsataları ve doğaya yönelim safsataları.
13 sayısı, kara kediler, kırık aynalar ya da merdivenlerin altında yürümek... Eğer siz de batıl inanç sahibiyseniz, tüm bunlardan özellikle kaçınıyor olabilirsiniz.
Üstenci ve ukala bir üslupla konuşan bireylerin, esasında sahip oldukları bilgiyi abartma eğilimi gösterdiklerine dair geleneksel bir saptamada bulunabiliriz.
Yalan haberler neredeyse her yerde karşımıza çıkabiliyor ve pek çok insan hala bu haberlere inanmaya devam ediyor. Duruma dair elbette ki psikoloji temelinde bazı açıklamalarda ...
Elbette ki güçlü dini inançlara sahip oldukça zeki insan örnekleri bulunuyor. Fakat, çeşitli araştırmalar, bir tanrıya inancın, ortalama olarak, IQ testlerinde daha düşük skorla...
Hemen hemen herkes, bir bilince sahip olmanın ne anlama geldiğini bilir. Bilinç, her gün sahip olduğumuz düşüncelerimizi, duygularımızı ve deneyimlerimizi sahiplenme ve kontrol ...
Geçmişte yapılan çalışmalar, son derece güçlü dini inanç sahibi insanların daha fazla sezgisel ve daha az analitik düşünüşe sahip olduklarını ortaya koymuştu.
Yaklaşık 350 yıl kadar önce ünlü filozof Descartes o huzur bozucu soruyu sordu: Eğer duyularımız her zaman güvenilir değilse, illüzyonla gerçeği nasıl ayırabiliriz?
Yapılan araştırmalar, bu yaklaşımın da istenmeden de olsa insanların mevcut inanışlarını güçlendirerek bir geri tepkiye neden olabileceğini ortaya koyuyor.
PLOS Computational Biology‘de yayımlanan araştırmada, rastgele diziler uydurma yetimizin 25 yaşında zirveye çıktığı ve bu yaştan sonra da giderek azaldığı bulgusuna ulaşıldı.