Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör
Görsel Açıklaması: Hubble Uzay Teleskopunun çektiği görüntülerin bir araya getirilmesiyle elde edilen bu resmin merkezinde Pluton ile en büyük uydusu Charon'u görüyoruz. Pluton'un daha küçük 4 uydusu, bu "ikili gezegen" çevresinde yörüngede olup, sağ ve sol yanlarda görülebilirler. Ufak uyduların görüntülerinin eldesinde 1000 kat fazla pozlama yapılmıştır; çünkü onlar Pluton ile Charon'dan çok daha sönüktür.
Pluton'un yeniden cüce bir gezegen olarak sınıflandırılmasına ilişkin çok şey yazılıp çizildi. Yine de onca tartışma, Dünya'nın bu en uzak kuzenine olan bilimsel ilgiyi azaltmadı. Geçtiğimiz günlerde Maryland Üniversitesi'nde yapılan bir çalışma ile Pluton ve bilinen 5 uydusunun hem yörünge hem de dönme hareketleri ile ilgili heyecan verici ayrıntılar ilk kez ortaya çıkarıldı.
Nature dergisinin 4 Haziran 2015 tarihli sayısında yayımlanan makalelerinde araştırmacılar, birlikte bir "ikili gezegen" sistemi oluşturan Pluton ile en büyük uydusu Charon'un hâkimiyetindeki sistemi tanımlıyor. Daha küçük 4 uydu (Styx, Nix, Kerberos ve Hydra) bu ikilinin çevresinde dolaşıyor. Makalede en küçük iki uydu olan Kerberos ile Styx'in keşfinde kullanılan tekniklerin yanısıra, diğer iki uydu olan Nix ile Hydra'nın öngörülemeyen dönüş hareketlerinin ayrıntılı bir tanımı veriliyor.
2015 yazının sonlarına doğru NASA'nın New Horizons (Yeni Ufuklar) uzay aracı, Pluton ile bu 5 uydusunun yanından geçerek, gezegen sistemi hakkında şimdiye dek edinilemeyen ayrıntılı bir görünüm sunacak. Uyduların keşfi zaten oldukça yeni gelişmeler: Nix ve Hydra ilk olarak 2005'te, Kerberos 2011'de ve Styx 2012'de varlıkları saptanan gök cisimleri.
"Bizim ayımız ve pek çok diğer uydu, bir yüzleri ebeveyn gezegenlerine dikkatle odaklanmış iyi çocuklardır. Anladığımız kadarıyla Pluton'un ayları daha ziyade huysuz ergenlere benziyorlar ve kurallara uymayı reddediyorlar," diyor ekipten astronomi profesörü Douglas Hamilton.
Pluton ile Charon tarafından yaratılan dengesiz ve dinamik kaymalara uğrayan kütleçekim alanı, daha küçük uyduların öngörülemeyen biçimde sarsılmalarına yol açıyor. Uyduların küre değil de, kabaca rugby topuna benzer olmalarından ötürü bu etki daha da artıyor. Hubble Uzay Teleskopunun 4 küçük uydu hakkında topladığı verilere dayanarak ortaya konan bu bulgular, kapsamlı bir analiz sonucunda elde edilmiş.
Bu rastgele gibi görünen dönüş hareketlerinin tersine, uyduların Pluton ve Charon'un oluşturduğu ikili gezegen etrafındaki dolanımları şaşırtıcı derecede öngörülebilir bir desen izliyor. Nix, Styx ve Hydra rezonansta kilitlenmiş durumda, yani yörüngeleri tıpkı birbirine geçmiş dişliler gibi düzenli dönüyor. Bu etkinin aynısı Jüpiter'in büyük uydularından üçünde de aynı şekilde görülüyor.
"Nix, Styx ve Hydra arasındaki rezonans ilişkisi yörüngelerini daha düzenli ve öngörülebilir kılıyor, ayrıca onların birbirlerine çarpmalarını önlemiş oluyor. Küçücük Pluton'un bu kadar çok uydusunun olabilmesinin nedenlerinden biri de bu," diyor Hamilton.
Çalışmanın ortaya çıkardığı bir diğer gerçek de, Kerberos kömür karasıyken diğer uyduların bembeyaz oluşları. SETI Enstitüsü'inden deneyimli bilimci Mark Showalter, makalenin başyazarı olarak bu sonucun oldukça kışkırtıcı olduğunu belirtiyor. Astronomların öngörüsüne göre göktaşı çarpmalarından kalkan tozun tüm uyduları eşitçe kaplaması gerekirdi. Dolayısıyla yüzey görünümleri benzer olmalıydı.
"Hubble gözlemlerinden önce Pluton sisteminin iç dinamiklerine ilgi duyan kimse yoktu," diyor Showalter. Belki de 2015 Temmuz ayındaki New Horizons geçişi, Kerberos'un karanlık yüzeyinin sırrını çözecek ve Hubble'ın ortaya çıkardığı bu tuhaf dönme ve dolanım desenlerinin daha iyi anlaşılmasına yardım edecek. Kaosun ikili gezegen sistemlerinde yaygın olabilecek bir özellik olduğunu vurgulayan Hamilton, bunun ikili yıldız sistemleri çevresinde dönen gök cisimlerinde yaşam olma olasılığını da ilgilendirdiğini ekliyor.
Kaynak: Nature "Resonant interactions and chaotic rotation of Pluto's small moons" DOI: 10.1038/nature14469
Pluton'un yeniden cüce bir gezegen olarak sınıflandırılmasına ilişkin çok şey yazılıp çizildi. Yine de onca tartışma, Dünya'nın bu en uzak kuzenine olan bilimsel ilgiyi azaltmadı. Geçtiğimiz günlerde Maryland Üniversitesi'nde yapılan bir çalışma ile Pluton ve bilinen 5 uydusunun hem yörünge hem de dönme hareketleri ile ilgili heyecan verici ayrıntılar ilk kez ortaya çıkarıldı.
Nature dergisinin 4 Haziran 2015 tarihli sayısında yayımlanan makalelerinde araştırmacılar, birlikte bir "ikili gezegen" sistemi oluşturan Pluton ile en büyük uydusu Charon'un hâkimiyetindeki sistemi tanımlıyor. Daha küçük 4 uydu (Styx, Nix, Kerberos ve Hydra) bu ikilinin çevresinde dolaşıyor. Makalede en küçük iki uydu olan Kerberos ile Styx'in keşfinde kullanılan tekniklerin yanısıra, diğer iki uydu olan Nix ile Hydra'nın öngörülemeyen dönüş hareketlerinin ayrıntılı bir tanımı veriliyor.
2015 yazının sonlarına doğru NASA'nın New Horizons (Yeni Ufuklar) uzay aracı, Pluton ile bu 5 uydusunun yanından geçerek, gezegen sistemi hakkında şimdiye dek edinilemeyen ayrıntılı bir görünüm sunacak. Uyduların keşfi zaten oldukça yeni gelişmeler: Nix ve Hydra ilk olarak 2005'te, Kerberos 2011'de ve Styx 2012'de varlıkları saptanan gök cisimleri.
"Bizim ayımız ve pek çok diğer uydu, bir yüzleri ebeveyn gezegenlerine dikkatle odaklanmış iyi çocuklardır. Anladığımız kadarıyla Pluton'un ayları daha ziyade huysuz ergenlere benziyorlar ve kurallara uymayı reddediyorlar," diyor ekipten astronomi profesörü Douglas Hamilton.
Pluton ile Charon tarafından yaratılan dengesiz ve dinamik kaymalara uğrayan kütleçekim alanı, daha küçük uyduların öngörülemeyen biçimde sarsılmalarına yol açıyor. Uyduların küre değil de, kabaca rugby topuna benzer olmalarından ötürü bu etki daha da artıyor. Hubble Uzay Teleskopunun 4 küçük uydu hakkında topladığı verilere dayanarak ortaya konan bu bulgular, kapsamlı bir analiz sonucunda elde edilmiş.
Bu rastgele gibi görünen dönüş hareketlerinin tersine, uyduların Pluton ve Charon'un oluşturduğu ikili gezegen etrafındaki dolanımları şaşırtıcı derecede öngörülebilir bir desen izliyor. Nix, Styx ve Hydra rezonansta kilitlenmiş durumda, yani yörüngeleri tıpkı birbirine geçmiş dişliler gibi düzenli dönüyor. Bu etkinin aynısı Jüpiter'in büyük uydularından üçünde de aynı şekilde görülüyor.
"Nix, Styx ve Hydra arasındaki rezonans ilişkisi yörüngelerini daha düzenli ve öngörülebilir kılıyor, ayrıca onların birbirlerine çarpmalarını önlemiş oluyor. Küçücük Pluton'un bu kadar çok uydusunun olabilmesinin nedenlerinden biri de bu," diyor Hamilton.
Çalışmanın ortaya çıkardığı bir diğer gerçek de, Kerberos kömür karasıyken diğer uyduların bembeyaz oluşları. SETI Enstitüsü'inden deneyimli bilimci Mark Showalter, makalenin başyazarı olarak bu sonucun oldukça kışkırtıcı olduğunu belirtiyor. Astronomların öngörüsüne göre göktaşı çarpmalarından kalkan tozun tüm uyduları eşitçe kaplaması gerekirdi. Dolayısıyla yüzey görünümleri benzer olmalıydı.
"Hubble gözlemlerinden önce Pluton sisteminin iç dinamiklerine ilgi duyan kimse yoktu," diyor Showalter. Belki de 2015 Temmuz ayındaki New Horizons geçişi, Kerberos'un karanlık yüzeyinin sırrını çözecek ve Hubble'ın ortaya çıkardığı bu tuhaf dönme ve dolanım desenlerinin daha iyi anlaşılmasına yardım edecek. Kaosun ikili gezegen sistemlerinde yaygın olabilecek bir özellik olduğunu vurgulayan Hamilton, bunun ikili yıldız sistemleri çevresinde dönen gök cisimlerinde yaşam olma olasılığını da ilgilendirdiğini ekliyor.
Kaynak: Nature "Resonant interactions and chaotic rotation of Pluto's small moons" DOI: 10.1038/nature14469
Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
31 Mart 2018
Dünyadaki Su, Ay Oluşmadan Önce Mevcut muydu?
01 Temmuz 2019
Titan Gölleri Etrafındaki Halkalar Neden Oluşuyor?
30 Eylül 2017
Ay ve Mars Kolonileri Lav Kanallarına Yerleşebilir
08 Ekim 2016
Satürn'ün Uydusu "Dione" Yüzeyaltı Okyanusuna Sahip
06 Nisan 2015
Ay'da Çok Büyük Lav Kanalları Bulunabilir
07 Kasım 2017
Ay'ın Havaküresi Var mı?