Nullius in verba!

Kimsenin sözüne bağlı olmadan.

İngiltere'de 1660 yılında kurulan ve en eski bilim topluluklarından birisi olan Royal Society'nin (Birleşik Krallık Bilimler Akademisi) kuruluşu sırasında imzalanan belgede bu söz öbeğine yer verildi: Nullius in verba! Belge, İngiliz kralı da dahil olmak üzere kuruluşun tüm üyeleri tarafından imzalanmış ve böylelikle de Avrupa'da bilimin önündeki en büyük engellerden birisi olan kilisenin baskısı kısmen de olsa engellenmiştir.

"Bilim Bir Tek Buyruk Tanır; Bilime Katkıda Bulun."

Bilimsel araştırmaların gösterdiği veriler dışında kimsenin sözüne bağlı olmadan, bizim için oldukça geliştirici ve önemli bir 3 yılı geride bıraktık. BilimFili olarak 3 yıl önce bugün, Bertolt Brecht'in "Galileo'nun Yaşamı" oyunundaki bir sözü kendimize motto edinerek; "Bilim bir tek buyruk tanır; bilime katkıda bulun!" diyen Boğaziçi Üniversitesi'nden bir grup öğrenci yola koyulduk. Dünyada ve ülkemizdeki bilimsel araştırmaları; anlaşılır, yorucu olmayan ve akıcı bir dille aktarmayı hedefledik.

Bilim Yapmak Gibi Bilim Anlatımı da Kolektif Emek Gerektirir!

Bilimsel araştırma süreci, zorludur; fazlasıyla emek, dikkat, hassasiyet, sabır ve işbirliği gerektirir. Ancak bilim anlatımı da zorludur; hele ki ülkemizde bu iş daha da zordur. Bu zorlu süreci, kimsenin sözüne bağlı olmadan, kolektif bir emek anlayışı etrafında, sizlerin önerileri, eleştirileri ve katkılarıyla birlikte aşıyoruz. Aylık 1 milyonu* aşan sayfa gösterimi ile düzenli olarak takip edilen, okunan bir platform haline dönüşmemiz doğru yolda ilerlediğimizin göstergesidir.

BilimFili, Bilim Okur-yazarı Bireyi Yaratma Gayesindedir!

Gündelik hayatta bilimden doğru şekilde faydalanmak için bilimin doğasını kavramamız gerekiyor. Hayatın her alanında "bilimsel delil" gibi sunulan verilere dair cevaplar üretebilmeli, bilimi sahte bilimden ayırabilecek kişisel kararlar alabilmek için değerlendirme ve kritik yapabilmeliyiz. Yani, hepimiz birer bilinçli bilim tüketicisi olmalıyız.

Basından tutun da devletin kendisine kadar pek çok tartışmalı ve ihtilaflı sosyo bilimsel meseleler söz konusudur. Örneğin; genetik modifikasyon (GDO) geleceğin yiyecek problemini çözebilecek mi? İklim değişimi gerçekten de bilim insanlarının söylediği kadar büyük bir tehdit mi? Nükleer enerji santralleri kurulmalı mı, kurulmamalı mı? Birkaç örneğini sunduğumuz bu meselelerin hepsi bizleri yani toplumu etkileyen sosyo-bilimsel konulardır.

Bilimin doğasını kavramak, insanların bu tarz konulara dair kendi açıklamalarına ulaşmak için sosyo bilimsel konuların bilimsel boyutlarını düşünebilmeyi ve meseleye bilimsel bir noktadan bağlanabilmeyi mümkün kılar. Dolayısıyla, bilim okur-yazarı bireyi yaratmak; insanların, demokratik bir toplum yapısı içerisinde karar verme süreçlerine katılmalarına, bilimsel açıdan bir söylem üretmelerine ve harekete geçmelerine olanak tanıyacaktır. BilimFili, bu kaygıyı taşıyan bir popüler bilim platformudur.

Mitler ve Anti Aydınlanmacı Hareket

Pek çok bilimsel olay ve olgu için -ne yazık ki- azımsanmayacak bir toplam tarafından bu olgunun bilim tarafından ortaya koyulmadığı iddia ediliyor. Örneğin, evrim, bir doğa yasası olmasına ve evrimin bir gerçek olduğunu ortaya koyan sayısız bilimsel delil ve çalışma olmasına rağmen, bazı insanlar bu gerçekliği kabul etmeme yolunu seçiyor. Elbette ki, bu durum için kimseyi kırmamak, üzmemek ya da kapsayıcı olmak adına romantik cümleler kurmayacak, tevazu gösteren bir yaklaşım benimsemeyeceğiz. Zaten bilimin de böyle bir derdi ya da tasası yoktur.

Bir doğa kanunu söz konusuysa; bunu insanların kabul edip etmemesinin, doğanın hiç de umurunda olmadığını söyleyelim. Doğada var olan bir işleyiş, insanlar kabul etmedi diye kendisini yok etmeyecek ve mevcut doğal koşullar sürdükçe değiştirmeyecektir. Dolayısıyla, insanların yaklaşımı, ne mevcut doğal işleyişin, ne bu işleyişi açıklayan bilimin, ne de bu işleyişi açıklayan bilimi aktarma gayreti içerisinde olanların pek umurunda değildir. Bu noktada, BilimFili olarak olaylara yaklaşımımızı belirleyen de; kimsenin sözü değil, doğanın diyalektiği olacaktır.

Post-gerçeklik ve Sahte Bilim Zırvaları

Özellikle de günümüzde; kurguyu gerçekten ayırt etmek oldukça zorlu bir hal almaya başlamıştır. Ardında herhangi bir delil ya da kanıt barındırmayan çokça iddia (dünya düzdür gibi), bilimsel anlamda delillerle desteklenmiş pek çok gerçek (iklim değişimi gibi) ile yarıştırılır duruma getirildi. Aydınlanma karşıtı hareket olarak nitelendirdiğimiz bu “trend”e dair kimin veya neyin suçlanması gerektiği konusunda ise fazlasıya belirsizlik söz konusu.

Bilim insanları; iklim değişimi, aşı güvenliği ve evrim gibi bilimsel fikir birliğinin olduğu konuları reddeden insanların, genellikle en az iyi eğitimli insanların bilime gösterdiği ilgi kadar sahte bilim konularına ilgi gösterdiğini ileri sürüyor. Peki bilime dair bu reddedişin nedeni nedir? Sorunun büyük bir kısmı, insanların bilimsel sonuçları politik ya da sosyal yargılarından yola çıkarak değerlendirmesinden kaynaklanıyor.

Anti-aydınlanmacı bu hareketi, basite almak ya da görmezden gelmek ne yazık ki son derece korkunç senaryoların gerçekleşmesine sebep olabilir. Bu noktada da, bilim yayıncılığı ve bilimsel habercilik kritik rol üstleniyor. BilimFili, toplumsal mitlerin yayılması ve geniş kitlelerce kabul görmesinin önüne set çekebilecek potansiyeli ve gücü elinde bulunduruyor.

Okurlarımızla Güçlüyüz

Geçirdiğimiz 3 yıl, bize çok şey öğretti. Hem kendimizi, hem temas ettiklerimizi geliştirme fırsatı bulduk. Kolektif emekle kurulan ve kolektif emekle yürüyen BilimFili, okurlarından bağımsız değildir. Önümüze koyduğumuz hedeflerimizi bir bir gerçekleştirirken, başta hocalarımız olmak üzere, entelektüel birikimine inandığımız her okurumuzdan aldığımız eleştiri ve önerilerle rotamızı yeni hedeflere çeviriyoruz. Önümüzde, erişimimizi bekleyen daha çok hedefimiz var. BilimFili, tüm bu hedeflere ulaşacak kapasitedir, çünkü yalnız değildir. "Bilim bir tek buyruk tanır bilime katkıda bulun!" diyerek yaptığımız çağrıyı cevapsız bırakmayan tüm okurlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Karanlığın giderek zifire dönüştüğü ülkemizde, bilimsel aydınlanmanın meşalesini taşımaya devam edeceğiz.

Delilleri propagandadan, gerçekleri kurgudan, anlamlıyı anlamsızdan, bilgiyi yorumdan/düşünceden ayırt ederek bilime katkıda bulunacağımız nice yıllara.

BilimFili, tamamen gönüllülük üzerinde şekillenmiş ve popüler bilim yayıncılığı hayatına gönüllülük temelinde devam eden bir platformdur.
Bu doğrultuda sosyal medya hesaplarımızı takip ederek (Facebook, Twitter, İnstagram, Youtube) bizlere destek verebilir ve projelerimize maddi destek sunmak isterseniz, patreon hesabımız üzerinden bütçenizi zorlamayacak şekilde katkı sunabilirsiniz.

*  11 Eylül-11 Ekim 2017 arası aylık sayfa gösterim sayımız 1.433.568`dir.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir