Post Author Avatar
Sevkan Uzel
Yıldız Teknik Üniversitesi - Çevirmen/Editör

550 milyon yıldan fazla süre önce yaşamış ve geride bıraktığı fosiller sayesinde varlığından haberdar olduğumuz Ediakara canlılarından biri olan Dikinsonya'nın hayvan olduğu kesinleşti.

Oxford, Cambridge ve Bristol Üniversiteleri'nin British Yerbilimsel Araştırmalar ortaklığında yaptığı bir çalışma sonucunda, Ediakara biyotası üyelerinin en irilerinden biri olan Dikinsonya'nın hayvan olduğuna ilişkin güçlü kanıtlar elde edildi. Böylece, hayvan yaşamının Kambriyen Patlaması'ndan milyonlarca yıl önce evrilmiş olduğuna işaret eden çalışmalar doğrulanmış oldu. Araştırma sonuçları, Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayımlandı.

Makalenin başyazarı olan ve Oxford Üniversitesi Matematik Enstitüsü'nde doktora öğrencisi olan ve aynı üniversitenin Yerbilimleri Bölümü'nde daha önce doktora tamamlamış olan Dr.Renee Hoekzema şöyle anlatıyor: "Dikinsonya, kabaca 580 ilâ 540 milyon yıl öncesi dönemde okyanuslarda yaşamış olan, çoğunlukla yumuşak bedenli organizmalar topluluğu olarak bilinen Ediakara biyotasına üye. Oldukça gizemliler, çünkü 200 civarında farklı türleri olmasına rağmen, çok azı şu anda yaşayan organizmalardan herhangi birini andırıyor. Dolayısıyla ne oldukları ve modern organizmalar ile nasıl bir akrabalık bağları olduğu, uzun süredir taşılbilimsel bir gizemdi."

Bulunan Dikinsonya fosillerinden biri. (Telif: Alex Liu)

1947 yılında, ilk tanımlanan Ediakara fosillerinden biri, oval bir biçime sahip olan Dikinsonya idi. Önce denizanasına benzer bir organizma olduğu sanıldı. O zamandan beri, sahip olduğu tuhaf vücut planı, yaşayan ya da soyu tükenmiş olan çok sayıda farklı tür ile karşılaştırıldı. Bulunan en büyük örneğinin uzunluğu 1,5 metre'ye ulaşan (kalınlığı ise sadece birkaç santimdi) bu tür hakkında, ekipten Dr Alex Liu şunları belirtiyor: "Farklı varsayımlar arasında ayrım yapmak güçtü; çünkü modern organizmalar ile Dikinsonya arasında benzer olan çok az morfolojik özellik vardı. Bu çalışmada bizim yaklaşımımız, bu organizmaların topluluklarına bakmak oldu. Yavru ve yetişkin olduklarını düşündüğümüz bireylere bakarak, nasıl büyüdüklerini değerlendirmeye çalıştık. Gelişimsel bakış açısından onları sınıflandırmayı denedik."

Araştırmanın temel dayanağı, büyüme ve gelişimin nesilden nesile "korunduğu" varsayımıydı. Bir başka deyişle, bir organizma grubunun günümüzdeki büyüme şekli, atalarının milyonlarca yıl önceki büyüme şeklinden pek farklı olmaz. Dikinsonya, bedeni boyunca uzanan çok sayıda "birim"den oluşuyordu. Küt uçta, deltoid bölge adı verilen bir kısım vardı. Bu deltoid bölge, daha ufak (dolayısıyla daha genç oldukları düşünülen) Dikinsonya örneklerinde, oransal olarak daha genişti ve böyle ufak örneklerde daha az birim oluyordu. Büyük örneklerde ise daha fazla sayıda birim olurken, deltoid bölge nispeten küçük oluyordu.

Araştırmacılar, Dikinsonya'nın deltoid bölge ucundan mı, yoksa anti-deltoid bölge adı verilen diğer uçtan mı büyüdüğünü anlamaya çalıştı. Büyümenin organizmanın bir ucundan gerçekleştiğini varsayarak, farklı örneklerde bu birimlerin kaç tane olduklarını saydı, uzunluklarını ölçtü ve elde ettikleri verileri, birimin göreli "yaş"ına göre grafiğe döktü. Ortaya çıkan çizimde, bir dizi eğri vardı; her biri organizmanın boyutunun ve birimlerin sayısının, yaş ile nasıl değiştiğini gösteriyordu. Bu sayede bilimciler, organizmadaki büyümeyi taklit eden bir bilgisayar modeli üretip, büyümenin nerede ve nasıl gerçekleştiğine ilişkin varsayımları sınadılar.

Dickinsonia costata fosilindeki merkez eksen, deltoid bölge (üstte), anti-deltoid bölge (altta) ve ayrıkbirimler görülüyor.
(Görsel: Hoekzema et al.)

Ekip, yeni birimlerin deltoid bölgeden çıktıklarını ve anti-deltoid bölgedeki küçük birimlerin aslında organizmanın en eski kısımları olduğunu ortaya koydu. Dolayısıyla, sırf daha küçük oldukları için anti-deltoid bölgedeki birimlerin daha yeni olduğu düşüncesi geçersizleşti. Araştırmacılar, bir ucun yakınına doku ekleme yoluyla büyümenin bazı hayvanlarda görülürken, başka organizmalarda görülmediğini belirtiyorlar.

Dr Hoekzema şöyle diyor: "Dikinsonya'nın büyürken bedeninin merkez ekseni etrafına hem birim ekleyerek, hem de birimleri genişleterek geliştiğini söyleyebiliriz. Fakat ayrıca yaşam döngüsünün belli bir noktasında, birim eklemeye karşılık birim genişletme oranın değiştiğini de gördük. Daha önceki çalışmaların tümünde, herbir "birim"in en küçük olduğu, dolayısıyla genç olduğu düşünülen uçtan büyüdüğü varsayılmıştı. Biz bu varsayımı sınadık ve verilerimizi her iki uçtan büyüme şeklinde yorumladık. Nihayetinde şu sonuca vardık ki, insanlar 70 yıldır Dikinsonya'nın büyüdüğü uç konusunda hatalı yorum yapıyormuş."

Ekip, elde ettikleri büyüme verilerini, daha önceden bilinen hareket etme verileri ile bir araya getirip, bazı morfolojik özellikleri de hesaba kattığında, canlının hayvan olmayabileceğine ilişkin tüm olasılıklara itiraz edebileceklerini görmüş. Dikinsonya'nın bir erken dönem hayvanı olduğundan ve Placozoa ya da Eumetazoa grubuna ait olduklarından eminler. Böylece Ediakara canlılarından birinin, ilk kez olarak pozitif kanıta dayalı biçimde hayvan olarak sınıflandırılması gerçekleşti.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir