Yapılan bir pilot çalışmada, 5'i meme kanseri, 5'i sağlıklı olmak üzere 10 gönüllünün kan ve kan serumu içerisindeki çinkonun ve kanserli  meme dokusundan alınan örneklerinin analizi yapıldı. Günümüzde hekimlerin metallerin izotopik bileşimindeki değişimleri ölçmek için kullandıkları yöntemlerden 100 kat daha hassas olan, yer bilimlerinde kullanılan bir teknik kullanılarak, kanser hücrelerinin metali işleyişindeki değişimin hücredeki çinko miktarını değiştirdiği gözlendi. Kanserli dokuların yüksek konsantrasyonda çinko içerdiği uzun zamandır bilinen bir gerçekti ancak bu değişimin moleküler mekanizması adeta bir sırdı. Yapılan bu çalışma ile bu yeni yöntem vasıtasıyla tümör hücrelerinin çinkoyu nasıl kullandığı ve meme kanserinin kandaki çinko miktarını nasıl artırdığı anlaşıldı. Araştırmacılar, kanser hücrelerinin bu davranışının yeni kanser tedavilerinin geliştirilmesine de katkıda bulunabileceğine değinmekte.  Bu araştırmanın meme kanseri tedavisinde yepyeni bir yaklaşımın sadece ilk adımı olması umulmakta. Kanserin vücuttaki eser metallerin miktarında yapacağı değişimlerin anlaşılması yeni teşhis ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesini sağlayacaktır. Halihazırda hemen başlatılan bir başka çalışma da çinko dışındaki diğer eser metallerin insan vücudunda kanser ile nasıl değişime uğradığı üzerine çalışmakta. Referans:

1. Fiona Larner, Laura N. Woodley, Sami Shousha, Ashley Moyes, Emma Humphreys-Williams, Stanislav Strekopytov, Alex N. Halliday, Mark Rehkämper, R. Charles Coombes. Zinc isotopic compositions of breast cancer tissue.Metallomics, 2014; DOI: 10.1039/C4MT00260A