Robotlar şimdiye dek genellikle insanlardan ve diğer hayvanlardan esinlenerek tasarlanıyordu ama artık bitkilerden de esinlenilmeye başlanıyor. Ekip lideri Barbara Mazzolai ve çalışma arkadaşlarının üzerinde çalıştığı, akıllı sensörlerle çevreyi araştıran ve hareket eden bitki benzeri böyle robotlara plantoid adı veriliyor. Bu genel terimin yanı sıra, sanatı kullanarak Blokzinciri'nin bütünüyle bağımsız ve kendine yeten otonom varlıklar yaratma yetisini vurgulayan bir örnek olan Plantoid var (Plantoid kapsamında yapılan metal bitki modelleri, insanlardan bitcoin toplamak için var ve yeterince toplar toplamaz, bağımsız olarak sanatçılar işe almasına ve kendisinin yeni bir versiyonunu sipariş etmesine, içerdiği kod olanak tanıyor) ama bu yazıda sözünü edeceğimiz plantoidler onlar değil.

İtalya'nın Pisa kenti yakınlarında Pontedera'da çalışan bilimciler, Toskana'nın üzüm bağlarından ilham alarak, sülükdalların davranışını taklit eden ilk yumuşak robotu geliştirdi. Yaygın kullanılan plastik PET malzemeden yapılan cihaz, konumunu sağlamlaştırmak için bir desteğin çevresine tutunup tırmanabiliyor; tıpkı gerçek asmalar gibi. Bu plantoid, İtalyan Teknoloji Enstitüsü'ndeki Mikro-BioRobotik Merkezi'nin uluslararası ekibi tarafından üretilen ikinci robot bitki oldu.

Mazzolai ve ekibi, 2015 yılında ilk plantoidi geliştirmişti. Cihaz, duyarlı yaprakları ve akıllı kökleriyle, gözler ve kaslar olmadan tehlikeden kaçınma ve besin elde etme gibi bitki özelliklerine sahip. Bitki köklerinin ucunda ışığı, nemi, sıcaklığı ve besini algılayan sensörler bulunuyor. Toprakta ilerlemek için ise yapılarına hücre ekleyerek büyümeleri gerekiyor; bu büyümeyi taklit etmek için plantoid bir 3D yazıcı kullanıyor.



İleride tırmanıcı bitkilere benzeyen robotlar üretileceğini ekleyen Mazzolai, bu çalışmaların GrowBot projesi kapsamında yürütüldüğünü belirtiyor. Yerçekimine karşı ilerlemesi gereken bu robotlar için daha uygun malzemeler üretmenin önemli olduğunu ekliyor. Bunun robotikte bir devrim olduğunu, çünkü robotun kendi bedenini yapılandırabildiğini vurguluyor. Plantoidler, toprak için çevresel izleme amaçlı kullanımın yanı sıra, endoskopi işlemi için esnek, büyüyebilen bir endoskop görevi görebilir veya kendini sabitleyip yeni dış koşullara uyumlanabilme yetisi sayesinde başka gezegenlerin araştırılmasında işe yarayabilir.

Yapay sülükdal, bitkilerdeki su taşınım sürecinin aynısı olan fiziksel süreç yoluyla işliyor. Robotun altında, elektriksel yük taşıyan parçacıklar (iyonlar) olan bir sıvı içeren bir polisülfon tüp bulunuyor ve bir ozmotik zar gibi davranıyor. Bu tüp, elektrotlar olarak iş gören karbon fiber kumaş katmanları arasına kıvrılarak giriyor. Ünite 1,3 voltluk pile bağlandığında, iyonlar esnek bezin yüzeyine çekiliyor ve buraya yapışıyorlar. Hareketli parçacıklar sıvının akmasına ve sonunda sülükdalın bir sarım hareketine başlamasına neden oluyor. Robot ayrıca pil söküldüğünde tam tersi hareket de yapabiliyor. Sülükdalların çevreye uyumlanabilme yetisi, robot tarafından taklit edilerek çok sayıda yeni uygulamaya kapı aralıyor.