Post Author Avatar
Yusuf Cem Durakcan
Boğaziçi Üniversitesi - Çevirmen/Yazar
Bir kedinin ya da köpeğin, ayna karşısında kendi görüntüsünü gördüğünde nasıl tepki verdiğine hiç şahit oldunuz mu? Büyük bir ihtimalle ya tamamen gördükleri şeyi görmezden gelmişlerdir ya da oynayacak ve/veya kavga edecek başka bir kedi/köpek olduğu izlenimine kapılıp gerilmişlerdir. Peki, hayvanlar kendilerini ayna karşısında tanıyabilirler mi?

Bundan yaklaşık 45 yıl önce, Amerikalı psikolog Gordon Gallup Jr. bu sorunun cevabını merak edip, şempanzeler üzerinde bir araştırma yaptı. 1970 yılında Science dergisinde yayımlanan çalışmada, Gallup, şempanzelerin ayna karşısında kendilerini tanıyıp tanımayacağını belirlemek için bir dizi deney gerçekleştirdi. Bu durumu test etmek için, 4 şempanzeyi 10 gün boyunca, günde 8 saat ayna karşısında oldukları ayrı ayrı kafeslere yerleştirdi.

Şempanzelerin ilk tepkileri, sosyal ortamlarında başka bir şempanzeyi gördüklerindeki tepkileri gibiydi. Fakat, birkaç gün sonra davranışları değişti. Gallup’un belirttiğine göre, şempanzeler aynaları ağızlarının içine bakmak, ayna karşısında değişik surat hareketleri yapmak, genital bölgelerini incelemek, ve gözlerinin yanlarındaki çapakları temizlemek için kullanmaya başladılar.

Diğer bir deyişle, şempanzeler kendi yansımalarını tanımayı öğrenmiş görünüyorlardı. Gallup bu durumdan emin olmak için, testlerini bir aşama daha ileriye taşıdı. Nazikçe uyutulan hayvanların kaşlarının birinin üstüne ve kulaklarının ucuna kırmızı boya ile işaret çizildi. Gallup’un da belirttiği gibi kendi yüzünü tanıyan bir bireyin işaretli suratını aynada görünce vereceği tepki tahmin edilebilir: ‘’Eğer ayna karşısında suratımda bir işaret olduğunu görürsem, o işarete elimle dokunup incelemeye çalışacağım açıktır.’’

Hayvanları işaretlemekte kullanılan kırmızı boyalar kokusuz ve deriden hissedilmiyordu. Ayrıca yine de bundan emin olmak için araştırmacılar bu boyaları kendi üzerlerinde denediler ve 24 saat boyunca herhangi bir şekilde koku ve derilerinde herhangi bir his bırakmadığına emin oldular. Tekrar ayna karşısına geçirilen yüzleri işaretli şempanzeler, tam olarak da Gallup’un tahmin ettiği gibi davrandılar ve yüzlerindeki işaretleri incelemeye başladılar ve inceleme yöntemi olarak da parmaklarını kullanarak işaretlerin silinip silinmediğini kontrol ettiler.

Bu ayna testi yapıldığı zamandan bugüne, insan harici canlı davranışlarının çalışmalarında, karşılaştırmalı psikolojide çok önemli bir yere sahip oldu. Araştırmacılar, geniş bir skalada hayvanların aynaya verdikleri tepkileri test ettiler. Fakat hayvanların yalnızca bir kısmı vücutlarındaki renkli işaretlere tepki verdiler.

İşaret testinde tepki veren hayvanların arasında; şempanzeler, cüce şempanzeler ve orangutanların yanı sıra Asya filleri, saksağanlar, şişe burunlu yunuslar ve hatta katil balinalar bile var. Araştırmacılar ayrıca sonuçları gorillerinki ile de sentezlediler. Fakat iş kedilere ve köpeklere geldiği zaman, ayna karşısında kendilerini tanıma yetileri tamamen yetersizdi.

Bütün araştırmacılar, hayvanların ayna karşısında gördükleri işaretli yüze tepki vermelerinin kendilerini tanıyıp tanımadıklarının kesin bir göstergesi olduğu konusunda hemfikir değiller. Fakat, bu testin hayvanların kendilerini tanıyıp tanımadıkları üzerine bir fikir sahibi olmamızı sağladığını da kabul etmemiz gerekiyor. Bu test, kendi soyu ile karmaşık sosyal etkileşim halinde olmanın belirli türlere özgü olduğunu da gösteriyor. Biz insanlar da kesinlikle bu kategoriye dahiliz.
Maymunlar, bizim dışımızda kendi yansımasını tanıyan yegane primat. Kendini tanımayı sınamanın yolu, bir bireyin, farkında olmadan, göremeyeceği bir yerini, mesela kaşının üzerini boyamak. Ondan sonra bireye bir ayna veriliyor. Kendi yansımalarına bakan maymunlar, elleriyle boyayı siliyor, sonra da parmaklarını inceliyorlar, böylece aynadaki boyanın kendi üzerlerinde olduğunu fark ettiklerini gösteriyorlar

(...)

Yazları çoğunlukla yaptığım gibi gözümde güneş gözlüğüyle maymunlarımın yanına gidecek olsam, gözlüğüme bakarak yüzlerini şekilden şekle sokarlar. Kafalarını sallayıp dururlar. En nihayet gözlüğü çıkarıp ayna niyetine onlara doğru uzatırım. Dişiler geri taraflarına bakmak için arkalarını dönerler -bu vücut bölgesinin cazibesi düşünüldüğünde çok mantıklı bir saplantı- ve maymunların çoğu ağızlarını açıp içini inceler, dilleriyle dişlerine dokunurlar ya da aynaya bakarak parmaklarıyla dişlerini karıştırırlar. Bazen "süslenecek" kadar ileri giderler. Almanya'daki bir hayvanat bahçesinde, karşısına ayna konan orangutan Suma, kafesinden marul ve lahana yapraklarını toplamış, hepsini üst üste koyup kafasına yerleştirmiş. Sonra da aynaya bakarak sebze şapkasına gönlünce bir şekil vermiş. Nikaha gidecek sanırsınız!

- Frans de Waal (İçimizdeki Maymun)





Kaynak: Signe Deann (October 23, 2015) ''Do animals recognise themselves in mirrors?'', Science Alert Retrieved on 04 January 2016 from http://www.sciencealert.com/do-animals-recognise-themselves-in-mirrors




Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir